Devlet Bahçeli, başarılı seçim
sonuçlarından sonra yeni bir atak yaptı ve sadece büyükşehirlere
belediye başkanı seçilmesini ve onun da ilçe belediye başkanlarını
atamasını istedi. Adı varmış zaten: Bütünşehir Yasası. Ayrıca
büyükşehirlerde muhtarlıkların da kaldırılması gündeme getirildi.
Konu Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile büyükşehirlerin
bütünleştirilmesi olarak sunuldu.
Konuya, niyete nasıl yaklaşılmalı? Mesela bu öneri bugünkü seçim
sonuçlarına uygulansa, acaba kim kazançlı çıkar açısından
bakılabilir. Bunu yapmayacağım ama MHP’nin AKP’nin altını oyarak
kazandığı belediyelerden güç alarak bu öneriyi gündeme getirdiği
üzerinde duracağım.
• MHP bu seçimde tüm belediye başkanlığı sayısını 54 artırarak
173’ten 227’ye çıkardı. 7 ili AKP’nin elinden aldı, çoğunluğu hem
de ittifak yapılmayan illerdi. AKP ile ittifak yapmadıkları illerde
oyunu yüzde 19’a yakın artırdı. Elinde 1 büyükşehir, 10 il ve 145
ilçe var. 2014 seçimlerinde elindeki il sayısı 6 idi.
• AKP 9 il kaybederek, il belediye sayısı 48 iken (21’i
büyükşehir) 39’a indi. Elindeki büyükşehir sayısı 16’da kaldı.
Yani yerel seçimlerde Cumhur İttifakı’nda MHP yükselişi, AKP’nin
düşüşü yaşandı.
AKP ve MHP ittifakının beka meselesini seçimlerin merkezine
oturtmasından yarar çıkardıkları düşüncesindeyim. Yoğun bir
propaganda ile ekonomik krizi geri plana atarak, aslında bu
koşullarda gerçekleşmesi gereken daha büyük bir oy kaybını
engellediler. Ekonomik kriz MHP’ye kaçırttı
Ama bu beka meselesinden yararlanan, iki parti açısından
bakıldığında AKP değil MHP oldu. AKP’ye eskiden oy veren ve
ekonomik krizden etkilenen seçmenin, yüzde 5’i, önemli bir kısmı,
AKP’den oyunu çekti ve MHP’yi kaydırdı. AKP’den MHP’ye...