Şüphesiz bu ABD ziyaretini Kılıçdaroğlu bilgiye, bilime, yolculuk olarak görüyor. Günlük siyasete girmeyi tercih etmiyor. Gerçekten dünya çapında hemen çoğunu tanıdığım veya bildiğim Türk ve Amerikalı bilim insanlarıyla bilgi alışverişini, onlardan öğrenmeyi ön plana alıyor. Şüphesiz, kafasında Türkiye var, iktidara geldiklerinde neyi nasıl yapmaları gerektiği konusunda düşünceler var.
Bilim dünyası dışında, Kılıçdaroğlu’nun ikinci hatta üçüncü bir ayağı var: Yatırımcılar, bu konuda tanınmış teknoloji ve yatırımcılarla bilgi alışverişi.
Amacı tahmin edebiliriz: İktidar olduklarında Türkiye’nin dünya ile donan yatırım ilişkilerini canlandırmak. Boston’da Prof. Dr. Joel Shulman ile baş başa sabah kahvaltısı bu amaca yönelikti. Shulman hem yatırım danışmanı ve destekçisi.
Gördüğümüz kadarıyla Shulman Türkiye’nin hukuk, yargı, demokrasi vb. konularındaki büyük eksiklikleri nedeniyle Avrupalı ve Amerikalı yatırımcıların uzak durduğu görüşünde. Yatırım ikliminin değişmesi beklentisi var.
YENİ BİR EKONOMİ ARAYIŞI
Üçüncü ayak ekonomi bilimcileriyle bilgi alışverişi. Önceki gün
yine basına kapalı olarak Daron Acemoğlu ile görüştü.
Acemoğlu sosyal demokrat ekonomi görüşleriyle de tanınıyor ve
dünyada araştırmalarıyla çok saygın bir konumu var.
Çökmekte olan neoliberal iktisat uygulamalarının dışında, Kemal Kılıçdaroğlu yeni arayışlar içinde. Tıpkı dünyada olduğu gibi. Kılıçdaroğlu, neoliberal politikaların dünyada yarattığı büyük eşitsizlikleri, yıkımları, sıkıntıları dile getiriyor. Dün Blokchain Derneği yöneticileriyle de görüşmesi vardı.
Önceki akşam yemekte, Johns Hopkins Üniversitesi’nden bir bilim adamıyla sohbette, ne yapmalı çözüm yolları nedir sorularına yanıt aradı. Bu üniversitenin Washington’daki yüksek lisans bölümünde bir konuşma yaptı ve öğrencilerin sorularını yanıtladı. Türk öğrenciler de pırıl pırıl, sorularla Kemal Bey’i sıkıştırmayı denediler! Yenilenebilir enerji ve mülteci konusundaki tutumu sorgulandı. Bir kısmı da akşam yemeğe katıldı.