Meseleye bir de şu açıdan bakalım. AKP/ Beştepe, öncelikle bir
koalisyona girmek mi ister yoksa, türlü çeşitli katakulli ile bir
koalisyonu yokuşa sürüp, imkânsızlığını gösterip, erken seçim
şansını mı zorlar.
İkincisi görünüyor.
Çünkü 13 yıl iktidarı süresince geldiği noktada “istediği her
şeyi yapabileceğine” artık inanmış, liderini üstelik en yüksek
dini mertebelere eşdeğer kılacak kadar menfaatperest bir tapınmacı
kitle yaratmış bir kadrodan bahsediyoruz. Bu müthiş bir güç
zehirlenmesidir..
Bu açıdan, seçimlerde tek başına iktidar olanağını yitirmeyi öyle
kolay kabul etmeleri çok zordur. Bu durumdaki bir iktidarın
yapabileceğini sıralayalım:
* Ne pahasına olursa olsun iktidarda kalabilmek. Öncelikle iktidarı
paylaşmamak. Bu amaçla, yeniden bir seçimi zorlayarak, bu süreçte
“sınırda bile olsa” kazanabileceği bir ortam yaratmak. Diğer
partileri kötüleyerek, gözden düşürerek, iktidar olmaya layık
olmadıklarını, zaten iktidarı da istemediklerini söyleyerek,
oylarını geri almaya çalışmak..
* Suriye savaşını zorlamak, dünkü yazımda belirttiğim gibi
“kahramanlık madalyası” ile hemen seçimlere gitmek.
Bu iki madde yürürlükte. Ama ikisinin de başarı şansı fazla yok.
İstifa etmiş bir hükümetin Türkiye için hayati derecede önemli bir
konuda karar verme yetkisi olamaz. Bu konuda Meclis yürütme
gücü olarak faaliyet gösterir. Suriye’ye girme kararı çıkmaz,
ama orduyu topçu ateşine zorlayabilirler.