Ümidini Türk milleti yerine Washington’a bağlayıp iradelerini ABD’ye teslim edenler, Biden’ın görev başlama tarihi yaklaştıkça kendilerini göstermeye ve üzerlerine düşeni yapmaya başladılar. Kimi darbe hatırlatması yapıyor, kimi felaket tellallığına soyunuyor, kimi de çatışmanın, kaosun ve belirsizliğin zeminini hazırlamaya uğraşıyor. Alayı birden harekete geçti ve ellerinden geleni arkalarına koymuyorlar.
TEVİL ÇABALARI İŞE YARAMIYOR
Daha dünkü yazımda, Türk milletinin iradesinden iktidar çıkaramayacaklarını anlayanların her türlü olağanüstülüğe bel bağladığını ve bunun için yapamayacakları şeyin olmadığını yazmıştım. Kısa zaman içindeki bütün gelişmeler bu tespitimizi doğruluyor, hatta daha da ileri gittiklerini ibretle izliyoruz. Karınlarından konuşuyor olmaları asıl niyetlerini gizlemeye yetmediği gibi, söylediklerini tevil çabaları da işe yaramıyor. Seçim olmazsa darbe olur imaları da, hastalıktan sel baskınlarına, oradan orman yangınlarına kadar uzayan felaket arayışları da asla tesadüf değildir. Bunların demokrasi anlayışı da, hukuk samimiyetleri de kendi güdük zihniyetleri ile sınırlıdır. Kendileri varsa, menfaatlerine uyuyorsa bu değerler önemlidir, aksi hâlde her yol mübahtır.