Anayasa Mahkemesinin bir üyesinin, sosyal medya hesabından yaptığı “ışıklar yanıyor” paylaşımı, bir anda gündemin ilk sırasına oturdu. Yapılan paylaşım ve sosyal medya hesabının sahibiyle ilgili yoğun eleştiriler başladı. Meselenin özüne inmedikçe bu tür paylaşımlarla daha çok karşılaşır, bu tartışmaları daha çok yaparız. Meselenin özü, mahkemenin Anayasa ile sınırlandırılmış görev ve yetkilerine rağmen kendini nerede gördüğüdür ki, üyenin yaptığı paylaşım, aslında bunun tipik yansımasıdır.
DARBECİLER KURDU
Sayın Devlet Bahçeli, “Anayasa Mahkemesi yeniden yapılandırılsın” derken, ortaya koyduğu gerekçeleri, kelimenin tam anlamıyla Yüksek Mahkeme Üyesi Engin Yıldırım’ın paylaşımıyla kastedilenler oluşturuyordu. Anayasa Mahkemesi, 27 Mayıs darbecilerinin hazırladığı 1961 Anayasası ile kurulmuştur. 1980 darbecilerinin hazırladığı 1982 Anayasasında görev ve yetkiler daha da genişletilmiştir. Bu mahkemenin kurulmasından maksat her ne kadar Anayasa’ya uygunluk denetimi gibi görünse de, herkes çok iyi biliyor ki, darbeciler asıl kendi yaptıkları Anayasa ve kurdukları düzeni teminat altına almak istemişlerdir. Anayasa Mahkemesi genel tavrı ile bu maksada uygun hareket etmiş ve verdiği kararlar ve uygulamaları ile kendini yasama, yargı, hatta yargının üstünde görerek, zaman zaman görev ve yetkilerini aşan müdahalelerde bulunmuştur.