Siyaset, Türk milletine hizmet etmenin en önemli, en etkili, en geçerli yolu ve yöntemidir. Siyasette icraatlar kadar, iddiayı, yapılanı, hedefi iyi ve etkili anlatmak da hayati önemdedir. Hatta çoğu zaman bu durum icraatın bile önüne geçer. Bu noktada medya çok kritik bir görev yapmaktadır ve dördüncü kuvvet olarak değerlendirilmesinin sebebi de budur. Sosyal medyanın da etkin bir şekilde devreye girmiş olmasıyla birlikte bu kurum çok daha büyük önem kazanmış ve hatta belirleyici olmuştur. O kadar ki, ortaya ciddi, tutarlı, somut, net bir şey koymadan, tamamen afaki şeylerle hem gündem oluşturmak, hem de siyasi yönlendirme yapmak mümkün hâle gelmiştir. Buna, “algı” deniyor.
YALANI GERÇEK GİBİ SUNUYORLAR
Zillet ittifakının şu andaki en büyük gücü, etkisi ve hatta sermayesi algıyı kendi menfaatlerine göre ve etkili biçimde oluşturabilmeleridir. Öyle bir sistem kurdular ki, yalanı gerçek, eğriyi doğru, haksızı haklı göstermekle kalmıyor, terörle ortaklığı demokrasi, ülke ve millet düşmanlığını hukuk, milli menfaatleri yok sayıp hücum etmeyi hak olarak değerlendiriyorlar ve bunu da Türk milletine sunuyorlar. Bu kadar savrulmayı, karanlık mahfillere teslim olmayı bir başarı olarak gösterip, boş, sonuçsuz, iddiasız siyasetlerini de çıkış yolu gibi ortaya koyuyorlar. Belli bir sonuca ulaştıklarını ve özellikle zihin bulandırma konusunda bir hayli mesafe katettiklerini ibretle izliyoruz.
ALGININ ETKİSİ
Bu son cümlenin altını özellikle çizmek istiyorum. Zihin bulandırma, şu anda başarılı oldukları şeydir. Bunun çok çarpıcı örnekleri ile karşılaşıyoruz. Pandemi sürecinin insanlar üzerindeki olumsuz etkileri, yorgunluk ve bıkkınlık farklı bir psikoloji oluşturuyor ve bu durum zilletin işini kolaylaştırıyor. Çok iyi tanıdığım, milliyetçiliğinden, hatta Ülkücülüğünden emin olduğum insanlar telefon ederek, mesaj atarak veya bir yerde karşılaştığımızda öyle şeyler söylüyor, öyle sorular soruyorlar ki, şaşırıp kalıyorum. Tamamen ön yargılı, gerçeklerden uzak olduğu gibi sakat ve sorunlu bir bakış açısıyla suçlamalarda bulunup, hatta hüküm veriyorlar. Biraz konuşup, meseleyi açınca işin rengi ortaya çıkıyor. Zillet güruhunun algı operasyonlarının etkisinde kaldıkları anlaşılıyor. İşin doğrusunu anlatınca bir anda her şey değiştiği gibi, bir de böyle düşündükleri için çok büyük ölçüde pişmanlık duyuyor, hatta özür diliyorlar.
SEN HALK TV Mİ İZLEDİN?