1 Kasım seçimleri Sayın cumhurbaşkanının ifade ettiği gibi, sekiz yıl sonra yüz yaşına basacak olan cumhuriyet için bir kırılma noktası olacak.
Bu seçim her şeyden önce Türkiye için bir yüzleşme ve hesaplaşma seçimi olacak.
Türk/Kürt siyasi ilişkileri tarihinin en sancılı dönemini yaşıyor. Seçmenin yapacağı tercih bu ilişkilerin geleceğini de belirleyecek.
Kürt milliyetçiliğinin yepyeni siyasi dinamiklerle güçlenmekte olduğu bir yüzyılın ilk çeyreğinde, yanlış siyasi tercihlerin doğuracağı riskleri-bölünmeye kadar gider bu riskler-bertaraf etmek bu defa kolay olmayabilir.
PKK, silahlı mücadelenin artık halktan destek bulmadığını görüyor ve biliyor. Amacı halkı bir ayaklamanın içine çekebilmektir.
Cizre ve Nusaybin’de halk bu isyan provasına prim verseydi, şimdi bambaşka bir Türkiye olacaktı. Ortalık biraz daha aydınlandığında, görülecektir ki, Türkiye Cizre ve Nusaybin halkına, PKK’yı desteklemediği için, bir iç savaş borçludur.
1 Kasım seçimi, 2023’lü yıllar için bir kırılma noktasıdır.
Bir parti tek başına 400 milletvekili çıkarsa bile Türkiye’yi yönetemez diyenlere inanmayın. Bunu söyleyenler, bize, aslında gerekli çoğunluğu elde etse bile, AK Parti, Türkiye’yi yönetemez demek istiyorlar. Bu kara propagandalara inanmıyor kimse. Yeterli çoğunluğu elde etsin, AK Parti Türkiye’yi son 13 yılda nasıl yönettiyse, yine yönetir.
Ama tecrübeler bize şunu gösteriyor ki, Doğu ve Güneydoğu’yu yönetemediğiniz zaman, Türkiye’yi yönetemiyorsunuz.