Orhan Miroğlu Star Gazetesi

Esat-PYD ortaklığı bir hata mıydı?

Takvim’den Ergun Diler’e konuşan ‘esrarengiz Amerikalı’, Esat ve PYD arasındaki ortaklığa da değinmiş. Amerikalı’nın anlattığı doğruysa, Esat pişmanlık duyuyormuş bu ortaklıktan....

23 Ağustos 2015 | 1.345 okunma

Takvim’den Ergun Diler’e konuşan ‘esrarengiz Amerikalı’, Esat ve PYD arasındaki ortaklığa da değinmiş. Amerikalı’nın anlattığı doğruysa, Esat pişmanlık duyuyormuş bu ortaklıktan. Ergun Diler’in yazısından okuyalım:

‘....İlk kez bu kadar moralsiz gördüm. İlk kez “acabalarla” dolu bir görüşmeydi.(......) PYD konusunda da kendini suçluyor. “Ortaklık büyük hataydı!” diyor. “Ortaklar birbirlerinin alanına girmez. PYD, 2 Nusayri köyünü ateşe verdi.

Hem de korunmasını özellikle istediğim iki köyü...” sözleriyle pişmanlığını aktardı.’

Oysa Esat/PYD ortaklığı güle oynaya kurulmuş bir ortaklıktı. Bu ortaklık, PYD’ye ne kazandırdı ne kaybettirdi, ayrı bir mesele, Kürtler bu ortaklığın hatıorına Trkiye’de çözüm sürecini tam da kazanacakken, şimdilik kaybettiler. Ama hiçbir zaman ‘ahlaki’ bulunmayacak olan bu ortaklığın Esat’a şimdilik bir iktidar kazandırdığını ilerde tarihçiler yazacak mutlaka.Esat iktidarını PYD’ye borçludur. Ama PYD de Rojava’yı Esat’a borçludur. Hangisi daha değerli diye sormak çok anlamlı değil bence. Siyasi alacak verecek davası değil bu dava. Kürt halkının hak taleplerini yıllarca bastırmış, katliamlar yapmış bir iktidara borçlanmak, bu borcun son safhasında, bu iktidarın ordusunun bir parçası olmayı istemek, siyasi kadersizliğin, tarihte eşine benzerine az rastlanır bir örneği olsa gerektir.

İsterseniz bu ortaklığı bir de, Salah Bedrettin anlatsın. Bedrettin, Rojavalı bir Kürt siyasetçi ve yazardır. SDE’nin ( Stratejik Düşünce Enstitüsü) Kuzey Irak’la ilgili saha araştırması sırasında Bedrettin’i bir akşam vakti Erbil’de ziyaret etmiş ve uzun bir söyleşi yapmıştık. Esat ile PYD arasında ortaklık ne zaman ve hangi temelde başladı, bu ortaklıktan tarafların beklentileri neydi, işte Salah Bedrettin’in anlattıkları:

“Tunus, Mısır gibi ülkelerde Arap Baharı denilen süreç başlarken, Suriye’de de bir şeylerin olacağını tahmin ediyorduk. Çünkü bizde de zalim bir diktatör, zalim bir rejim vardı. Umudumuz gençlerdi, biz devrimin ön safında yer alamazdık, ama gençlerimiz tecrübelerimizden faydalanarak Esad’a karşı direnişe geçebilirlerdi.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yazmaya kısa bir mola veriyorum 17 Nisan 2016 | 1.580 Okunma 'On yıl barışı beklemek, bir gün savaşmaktan iyidir' 14 Nisan 2016 | 986 Okunma Diyarbakır-Erbil Hattı 13 Nisan 2016 | 1.485 Okunma Bir din adamının gözüyle, Cizre ve bölgede durum-3 12 Nisan 2016 | 2.185 Okunma Bir din adamının gözüyle Cizre’de ve bölgede durum-2 11 Nisan 2016 | 3.898 Okunma