HDP Milletvekili Sayın Mir Dengir Fırat, eski hukuklarına dayanarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir mektup yazdı. Birçok bakımdan üstünde durulması gereken bir mektup bu.
Kürt aydın ve siyasetçileri, devlet adamlarına, zor zamanlarda mektuplar yazdılar. Ne kadar işe yaradı bu mektuplar bu ayrı bir mesele. Fırat’ın yazdığı mektup umarım işe yarar, en azından kamuoyunda bütün algı operasyonlarından uzakta, hakkaniyet ölçüsünde bir tartışma başlamasına vesile olur.
Mektubun akla getirdiği birinci husus şudur: Sayın Erdoğan, HDP/PKK çevreleri tarafından maalesef ‘savaşı başlatan lider’ olmakla suçlanıyor. İnsaf, akıl ve vicdanla bağdaşmayan bu suçlamaların yerini mektuplara bırakması ‘çözüm sürecini başlatan lider Sayın cumhurbaşkanına mektup yazılarak, çözüm sürecine geri dönülmesi ricasında bulunulması elbette olumludur.
***
İkincisi şu anda ülke yangın yerine dönerken, HDP bu yangını söndürmek için ne çareler düşünüyor? Sayın Fırat’ın mektubunun içeriğine ve tespitlerine katılıp katılmamak ayrı mesele ama bu çerçevede, HDP’nin bugün nerede durduğunu gösteren bir muhtevaya sahip olduğu da muhakkak.
Kürt meselesi bağlamında içinde bulunduğumuz sürecin, resmettiği fotoğrafa kısaca bakmakta yarar var:
Varto ve Şemdinli’de sokağa çıkmaması yönünde Valilik, çatışmalardan zarar görmemesi için halka çağrılar yapıyor. Bazı ilçe ve şehirlerde özerklik ilan edildi. Şehit asker ve polis cenazeleri Türkiye’nin dört bir yanına taşınmaya devam ediyor.