İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener gittiği her yerde, polisin kendisini izlemeye gelen vatandaşları tek tek video kaydı yaparak korkuttuğunu söyledi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, "Tayyip Bey ile 2. tura kalacağım ve nasıl mücadele edip kazanacağımı da göreceksiniz" diyerek açıkça meydan okudu.
Akşener'in video fişleme sözleri üzerine Türk polisinin yıllarca vatandaşları fişlediği günleri anımsadım. Öğrenciler, işçiler, memurlar, emekliler polise yolu düşenler, düşmeyenler, suçlu olanlar, suçsuz olanlar yıllarca polis tarafından fişlendiler.
Kemal Balcı gazeteci meslektaşımız ve 1980'lerin başında dönemin darbeci Devlet Konseyi Başkanı Kenan Evren ve arkadaşlarının toplantılarını Ankara'da ve gittikleri illerde izleyen Milliyet gazetesinin çok başarılı muhabiriydi.
Siyasi yasaklar kalkınca dönemin Başbakanı merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ı da aynı şekilde izliyordu. Özal'ın bir yurt dışı gezisini izlemek için Esenboğa şeref salonunda işlemlerini yaparken polis tarafından yanımda gözaltına alındı.
Hemen Özal'a söyledim. Polisler çağrıldı, başbakan kefil olunca serbest bırakılarak yurt dışına çıkışına izin verildi.
Türkiye'ye dönüşte öğrendik ki İletişim Fakültesi'nde öğrenci olduğu yıllarda yanındaki ama hiç karışmadığı bir siyasi kavga nedeniyle fişlenmiş.