İSO Tanzimat Fermanı'nın okunuşundan günümüze, sanayi tarihini iki ciltte büyük boy bir çalışmada ele almış. İlk Cilt'te sanayinin tarihsel gelişimi 11 bölümde “Sanayinin Sonsuz Işığında” başlığıyla ele alınıyor. İkinci Cilt'te ise 28 iş insanı ile yapılan söyleşilere “Üretenlerin Öyküsü” başlığıyla yer veriliyor.
İki hafta önce TOSB”un “Bir Hedefin Peşinde Çeyrek Asır” kitabından övgüyle söz etmiştim. Bugün de İSO’nun iki ciltlik İstanbul Sanayi Tarihi kitabından söz edeceğim. İlk Cilt 11 bölüm 333 sayfa ve “Sanayinin Sonsuz Işığında” başlığını taşıyor. Yeniden üretim ekonomisi, yeniden sanayileşme ve yeniden üretim kültürü alt başlıklarıyla sunuluyor. "Cirit Meydanı’ndan Dünyaya Vaatler” başlıklı ilk bölümde 8 Kasım 1839’da toplanan binlerce kişinin Gülhane Kasrı’ndan Mustafa Reşit Paşa’nın okuyacağı Tanzimat Fermanı'nı merakla bekleyişlerini anlatarak anlatım başlatılıyor.
Kitabın Birinci Cildi'nin 11 bölümü şu başlıklar altında
sıralanıyor:
-Tanzimat’tan Cumhuriyet’e 1839-1908
-Modernleşmeye Doğru 1908-1923
-Yeni Bir Ülkeye Doğru 1923-1840
-Karma Ekonomiden Liberalizm Denemesine 1940-1950
-Artık Toplu İğne Yapıyoruz 1950-1960
-Demokrasiyi ve Ekonomiyi Yeniden İnşa Yılları 1960-1970
-Ekonominin de Toplumun da Can Güvenliği Yok 1970-1980
-Dünyanın Yükselen Yıldızı Türkiye 1980-1990
-Krizlerle Kaybolan Yıllar 1990-2000
-Türkiye’de Küreselleşme 2000-2016
-Yeni Dünya-Yeni Ekonomi-Yeni Sanayi ve Türkiye
Kitabın İkinci Cildi, "Sanayi Tarihi Üzerine Röportajlar" üst
başlığı ve "Üretenlerin Öyküsü" ana başlığı ile 256 sayfada 28 iş
insanıyla yapılan söyleşilerden oluşuyor.
Nebil Özgentürk’ün proje yönetmeni olarak hazırladığı yayının
İSO adına proje koordinatörü Sultan Tepe, proje danışmanları, Prof.
Dr. Ahmet Dabakoğlu, Prof. Dr. Zafer Toprak, Doç. Dr. Hatice
Karahan, Dr. Şeref Oğuz, Dr. Can Fuat Gürlesel ve Bahar Şahin.
Araştırma ve yazım koordinatörleri Berat Günçıkan ve Jale
Özgerntürk.
İkinci Cilt'teki röportajları hazırlayanlar Jale Özgentürk ve
Melda Davran
Kitabın ön sözünde İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, çalışmanın
hazırlanışından söz ederken, "65 yıllık geçmişiyle İstanbul’un ve
ülkemizin tarihinin yakın tanığı olan İSO, hazine değerinde
kıymetli bir tarihe sahip. Sanayimizin ilk günlerinden itibaren var
olan ailelerin birinci ve ikinci kuşaklarının çok değerli
hatıraları var. O hatıralar bir şekilde İSO’yla bütünleşiyor.
Sanayimizin geride bıraktığı zorluklar, verdiği mücadeleler, başarı
hikayelerinden oluşan bu hazineyi gelecek kuşaklara aktaracak bir
çalışma yapma konusunda Yönetim Kurulumuzda ortak bir görüş doğdu”
dedikten sonra, kendilerine sanayinin deneyim ve birikimini aktarma
konusunda görev düştüğünün altını çiziyor.