TÜSİAD Genel Sekreteri Bahadır Kaleağası, Türkiye’nin başarı
öyküsünde yer alacak unsurların içinde geliştirilen AB ilişkileri
ve gelişen demokrasinin çok önemli olduğunun altını çizdi.
TÜSİAD Genel Sekreteri Bahadır Kaleağası Türkiye’nin ilgi çekici
başarı öyküsünün neleri içermesi gerektiğini belirtirken,
“Türkiye’nin güç kaynakları belli; demokrasi, hukuk devleti, makro
ekonomik disiplin, eğitime özgür düşünce temelli yatırım, insan ve
doğa odaklı toplumsal kalkınma anlayışı ile desteklenen büyüme,
yatırım ortamı, girişimcilik eko-sistemi ve istihdam politikaları
ve de milli menfaat çerçevesinde akıllı değerlendirilen bir AB
entegrasyonu ve dünyaya açılım süreci” değerlendirmesini
yapıyor.
Kaleağası, AB konusuna değinirken şunları belirtiyor:
“-AB üyelik müzakereleri ile Türkiye’nin Avrupa değer ve standartlarına uyum süreci hızlanmış ve uluslararası siyasal ve ekonomik gücü yükselmişti. Bu durum, Türkiye’nin yatırım cazibesini de artırdı. Özellikle 2005-2008 döneminde Türkiye çok yüksek doğrudan yatırım oranlarına erişti. AB en önemli değer ortaklığıdır. En önemli yatırım, ticaret, turizm, teknoloji, sosyal kalkınma iş birliği ve mevzuat standardı kaynağımızdır. Bu etkenlerin her biri ülkemizin sadece ekonomik menfaati değil aynı zamanda dış politika ve güvenlik boyutlarında da belirleyicidir. Ayrıca, Türkiye’nin uluslararası ekonomik ilişkilerinde yaşamsal önemde bir denklem var. Avrupa değişiyor; yakında daha esnek ve genişlemeye uygun çok çemberli bir yapı oluşacak. Zamanı iyi kullanmalıyız.
-Türkiye AB sürecinde ilerleyen bir ülke olursa, o kadar Çin’den Körfez’e, Amerika’ya dünyanın diğer bölgeleri için siyasal açıdan etkili, ekonomik açıdan cazip olmaktadır.
-Simetrik olarak, dünyada etkili bir Türkiye Avrupa’da daha etkili bir ülke olmaktadır. Bu denklemi güçlendiren her gelişme milli menfaatimize hizmet eder. Aksi ise ülkemizin karşıtları ve rakiplerimizi sevindirir. Bu nedenle, dış ilişkilerimizde iyileşmeyle beraber, Türkiye AB üyeliği perspektifinde kararlılıkla yol alması, Gümrük Birliği'nin güçlendirilmesi ve hızla derinleşmekte olan Avrupa enerji poitikalarına ve Avrupa dijital pazarına uyum sağlanması mutlak bir önem arz etmektedir.”