Arkadaşımız Mehmet Kaya’nın haberinde, Merkez Bankası’nın son 8 yılda enflasyondaki katılık ve kalıcılık nedenlerinin etkisini ortaya koyduğunda, enflasyonla mücadelede eldeki araçlarla belirli bir sonuç alındığı, ancak bu aşamadan sonra, yapısal önlemler içeren yeni araçları devreye sokarak mücadele edilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Arkadaşımız Mehmet Kaya, Merkez Bankası Başkanı Murat Çetinkaya’nın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda ve Genel Kurul'da yaptığı konuşmalara ve bu yılın ilk enflasyon raporuna dayalı olarak yaptığı haberinde, enflasyondaki yükseliş eğiliminin katılık ve kalıcılık sorunlarına dayalı olduğunu belirterek, “yapısal önlemlerin” öne alınarak mücadele edilmesi gerektiği bilgisini veriyor.
Haberde son dönemde enflasyonla mücadelede direnç oluşturan iki unsurun katılık ve kalıcılık sorunları olduğu açıklanıyor. Bankanın buna karşı mücadelede önlem olarak yapısal önlemlerin, ana unsur olarak kullanılması gerektiğini vurguladığı belirtiliyor. Bankanın, enflasyonla mücadelede halen devam eden mevcut araçlarla belli bir noktaya gelindiğini belirterek, bu aşamadan sonra farklı çözümlerin üzerinde durulmasını önerdiği ortaya konuluyor.
Merkez Bankası'nın bu yılın ilk enflasyon raporunda yapılan analizde özellikle son dönemde hizmet sektöründe fiyatlama davranışlarının katılığı net olarak gösterdiği haberde vurgulanıyor.
Bankanın raporda ayrıca 2009-2017 döneminde enflasyona katkı yapan temel unsurları sıralarken, “Temel mal gruplarında çekirdek enflasyona katkı yapan en yüksek grubun döviz kuru ve buna bağlı olarak ithalat fiyatlarının üretici fiyatları üzerinde yarattığı baskı” olduğu belirtilerek, ele alınan dönemde 5.1 puanla döviz kurunun en fazla baskı yaptığının altı çiziliyor. Bunun yarattığı katılığın 2009-2017 döneminde yüzde 10’luk hizmet grubundaki fiyat artışlarının 5.2 puan artışına neden olduğu belirtiliyor.