Üyeleri arasında yer aldığımız 34 üyeli OECD’de 2011 yılından bu
yana düzenlenen “Daha İyi Yaşam Endeksi” 2017 sonuçları bize
eksiklerimizi gösterek ve iyileştirmemiz gereken alanlara eğilmemiz
için yol gösterici olan bir endeks. Bunun sonuçlarından
yararlanmalıyız.
Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü 2011 yılından bu yana yaşamın
11 alanında üye ülkelerde Daha İyi Yaşam Endeksi (Better Life
Index) düzenliyor. 2017 yılı Kasım ayında bu endeksin 2017
sonuçları yayınlandı, Türkiye birçok göstergede OECD ülkeleri
arasında ortalamanın gerisinde yer alıyor.
- Türkiye yüzde 51’lik istihdam oranı ile 35 OECD ülkesi arasında en düşük orana sahip olan ülke.
- OECD ülkelerinde emek piyasasına “güvensizlik” artarken, Türkiye emek piyasasında “güvensizlik” duyulan ülkeler arasında da ilk sırada yer alıyor. Çalışanların yüzde 35’i işyerinde baskı uygulandığını beyan ediyor. Yüzde 34’ü haftada 50 saatten fazla çalıştığını söylüyor. Bu OECD içersindeki en uzun çalışma süresi. Yine Türkiye OECD içersinde işsizliğin en yüksek olduğu ülke.
- Türkiye’nin sağlık/eğitim/ çevre kalitesi OECD ortalamasının altında.
- Türkiye’nin yüzde 74’lük seçime katılma oranı OECD’nin yazde 69’luk katılma oranının üstünde ve en yüksek katılma oranı. Ama OECD’de her üç kişiden biri yürütme organı üstünde etkileme şansına sahip olduğuna inanırken, bu Türkiye’de yüzde 24 ile 4 kişiden bir oluyor.
- OECD’de sokakta gece yalnız “emin”yürüme oranı yüzde 69 ile her on kişiden yedisi iken, bu oran ülkemizde OECD’nin biraz altında yüzde 61 oranında.