15 Temmuz darbe girişimi, 240 kişinin şehit olması ve 2 bin 200 kişinin de yaralanmasıyla cumhuriyet tarihinin en kanlı darbe girişimi olarak tarihe geçti.
Halkın, bir grup askerin darbe girişimine karşı zaferi tarihi bir dönüm noktası oldu. 3 hafta boyunca gece gündüz meydanlarda nöbete devam eden halk, 15 Temmuz direnişi ve 7 Ağustos Yenikapı mitingi ile beraber yeni bir siyasal uzlaşıyı zorunlu kıldı.
15 Temmuz darbe girişimine karşı halkımızın sağı, solu, Türkü, Kürdü, Alevisi, Sünnisi, Zazası, Çerkezi, Arnavutu, Boşnağı ve Arabı ile Anadolu ruhunun dip dalgası, 7 Ağustos’ta yeni bir siyasal iklimin doğuşuna da vesile oldu.
Milletimiz; iradesine, örfüne, geleneğine, hürriyetine, kutsal değerlerine ve yaşam hakkına canı pahasına büyük bedeller ödeyerek sahip çıktı.
Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanlarının da Yenikapı’da olması tarihi bir olaydır.
Darbeler tarihine bakıldığında ilk kez Genelkurmay’ın halkın yanında, bir grup askeri darbecilere karşı durduğu ve darbecileri lanetlediği görülüyor.
Yenikapı yeni Türkiye’nin habercisidir. Solcusu, milliyetçisi, İslamcısı, seküleri ile vatanseverlerin ortak akıl buluşmasıdır.
15 Temmuz ve 7 Ağustos Yenikapı, yeni uyanışın, yeni sosyolojinin habercisidir aynı zamanda.
Kosova, Arnavutluk, Bosna, Sırbistan, Sancak, Makedonya, Karadağ, Kamerun, Çad, Somali, Doğu Türkistan, Kırgızistan, Kıbrıs, Sudan, Azerbaycan, Kenya, Endonezya ve Açe’den kardeşlerimiz Yenikapı’da idi.