Bunu daha önce de yaşayan bir ülke olarak tuzağın zeminini tencere tavaya kadar uzatma gayretinde olanlar, işin hakkını vermiş olmalılar.
1926 yılında yokluk içinde vefat eden, tabutuna dahi haciz konulan Sultan Vahdettin için, gemi dolusu altınlarla İngiltere’ye kaçtı diyenler,
12 uçak dolusu altın ve para ile kaçıyor manşeti atıp, Adnan Menderes’i idam sehpasına çıkaranlar,
28 Şubat soğuğunda boncuk boncuk ter akıtarak alaşağı edilen, Necmettin Erbakan için kayıp trilyon davası açanlar
Bugün de 128 milyar nerede sorusu ile Recep Tayyip Erdoğan için aynı tuzağı mı hazırladılar?
Geçmişini bilmeyen, geleceğini bilemez söylemlerinin bugünlerde daha fazla anlam kazandığını net bir şekilde görüyor, idrak ediyoruz. Bu sebeple söylenilenlerin inandırıcılığı karşısında ‘bir fasık eğer ki size bir bilgi getirmişse öncelikle o bilginin doğruluğunu araştırın’ ayeti ile cevap vermek gerekir.