Anti-aging tıbbına 20 yıl önce ben de ilgi duydum. Yaşlanmayı yavaşlatma çalışmaları, "anti-aging tıbbı" olarak biliniyor. Fakat her şeyden önce sağlıklı bir yaşlılığın ilk başta iyi yaşamakla mümkün olabileceği unutulmamalı.
Yaşlanmayı yavaşlatma çalışmaları, "anti-aging tıbbı" olarak
biliniyor. Bu amaçla çalışan doktorlar da kendilerini "anti-aging
uzmanları" olarak tanımlıyor.
Anti-aging tıbbına 20 yıl önce ben de ilgi duydum. 90'lı yılların
ortalarında bu işle uğraşan ve dünya çapında ün kazanan birçok
kliniği ziyaret ettim.
Montreux'deki Prairie Clinic, Arizona'daki Canyon Ranch,
Florida'daki Pritikin Clinic ve New York'taki Hilton Head Clinic
bunların sadece bazıları.
Bu kliniklerde yaşlanma sürecini yavaşlatmak isteyenlere şelasyon
(chelation) tedavisinden oksiterapik uygulamalarına (hiperbarik
oksijen tedavisi), antioksidan desteklerden vitamin kokteyllerine,
bitkisel karışımlardan hormonlara (özellikle büyüme hormonu ve
DHEA) kadar değişebilen farklı ve değişik uygulamalar
yapılıyordu.
Anti-aging uzmanlarına göre "ilk sonuçlar memnuniyet vericiydi ve
böyle giderse 100 yıllık yaşam hayaline ulaşmak içten bile
değildi!" Yaşlanmayı geciktirme çalışmalarına bir süre sonra
beslenme uzmanları da katıldı. Başta "Zone diyeti" olmak üzere pek
çok "ömür uzatan diyet planları" geliştirdiler.
Bu furyaya çok geçmeden egzersiz terapistleri veya aktivite
uzmanları diye bilinen kişiler de katıldı -Amerika'daki Cooper
Institude gibi- ve bunlar da "yaşlanmayı geciktirici egzersizler"
geliştirdiler.