Sağlığımızı etkileyen, hatta altüst eden hatalarımızdan biri,
“biyolojik oranlar”dan bazılarını bozmamız oldu. Maalesef bu
bozulmalar derinleşerek sürüyor. İşte onlardan ilk üçü ve
sonuçları...
Omega oranı tersine döndü
Omega-3 kaynaklarımız adeta kurudu. Etlerde, yumurtalarda, süt
ürünlerinde omega-3 yağlarını (yani EPA’yı, DHA’yı) ara ki bulasın.
Geriye bir tek balıklar kalmıştı, o kaynağı da -tıpkı tavuklar,
tıpkı inekler gibi- çiftliklere hapsedip mısır unu ile besleyerek
kaybetmek üzereyiz. Bu arada bedenlerimizi omega-6 çöplükleri
haline de getirdik. Neden mi? Ayçiçeği, mısır özü, pamuk yağı demek
omega-6 yağı demek de ondan! Neticede ne mi oldu? Omega 3/6
oranımız 4/1 iken 1/20’lere döndü.
Asit-baz dengesi tehdit altında
Altüst ettiğimiz doğal biyolojik dengelerden biri de asit-baz
oranımız. Maşallah onu da bozmayı -en azından zor durumda
bırakmayı- becerdik. Hayvansal gıdalara bu kadar yüklenince, una,
nişastaya, paketlenmiş besinlere bu denli abanınca olacağı da buydu
zaten. Netice mi? Asit çöplüğü içinde yüzer gibiyiz!
Sodyum-potasyum oranı altüst oldu