En iyimser kişiler bile etkili sonuç için en az 40-45 dakika
aralıksız fiziksel çalışma yapmak gerektiğini zannediyor.
İş programları ya da hayat tarzları bu kadar uzun bir süreyi
egzersize ayırmayı imkansız hale getirdiğinden -biraz da bunu
bahane ederek- egzersiz yapmıyor.
Oysa gerçekte durum çok farklı... Sadece 30, hatta 20 dakika bile
yetebiliyor... Ortalama bir fiziksel faaliyeti mesela yürüyüşleri
günde iki-üç kez 15-20 dakika yapmanız bile egzersizin getireceği
fiziksel ve ruhsal iyileşmeyi sağlayabiliyor.
Yani her gün mutlaka 40-45 dakikanın üzerinde yürümeniz, yüzmeniz,
koşmanız ya da her gün bir-iki saatinizi üyesi olduğunuz bir spor
merkezine ayırmanız şart değil.
Günlük programlarınızı bozmayıp, işinizi gücünüzü aksatmadan da
kısa egzersiz uygulamaları yapmanız işe yarıyor.
Bitmedi! Her gün sadece yarım saat yürümenin bile bedensel ve
ruhsal alanda inanılmaz fayda sağlayabileceğini de biliyoruz.
Eğer egzersizin yararlarının uzun süreli olmasını istiyorsanız, en
iyi yolun onu kısa süreli ama sık sık yapmak olduğunu bilin.
Mesela düzenli egzersizle her gün harcayacağınız 100-150 kalorinin
bile -mesele sadece kilo kaybı veya yağ yakmak değildir- ömrü
uzattığı, kan basıncını dengelediği, şekeri ayarladığı, kötü LDL
kolesterolü azaltıp iyi HDL kolesterolü yükselttiği, dengeyi,
belleği, cinselliği desteklediği artık net ve açık olarak
kanıtlandı.
Düzenli egzersiz yapanların daha uzun yaşadıklarını, sağlıklarının
daha iyi olduğunu, daha iyi uyuduklarını gösteren bulgular da
var.
Kısacası egzersiz şart. Azı çoğu değil, devamlı ve tekrarlananı
makbul.
Sabah erken uyanmalar depresyon işareti olabilir
Sabahın erken saatlerinde uyanıp sonra da bir türlü uyuyamamak
özellikle orta yaşlardan sonra sık görülen bir problem. Genelde
arkasında organ yetmezlikleri, romatizmal kökenli ağrı ve kramplar
olsa da en sık görülen sebep depresyondur.
Depresyon sadece gece uykuya dalmayı zorlaştırmaz, ayrıca sabah
erken uyanmaya da yol açar.
Sabah uykusuzlukları özellikle gün boyu süren yorgunluk,
isteksizlik, enerji kaybı, bitkinlik, unutkanlık, çevreye ve işlere
karşı ilgisizlik, cinsel güçsüzlük, duygusallıkta artma gibi
belirtilerle beraberse depresyonla ilişkili olma ihtimali daha
yüksektir.
Testosteron desteği işe yarıyor mu?
Testosteron önemli bir hormon. Erkeklerde de, kadınlarda da
“libido” yani cinsel güç ve isteğin anahtarı ve patronu o. Ama
durup dururken daha fazla cinsel güç hevesi ile testosteron desteği
kullanmak büyük bir hata.
Eğer “Acaba testosteron seviyem düştü mü?” şeklinde bir soru
aklınıza takılıyorsa gidin bir üroloji uzmanıyla konuşun ve
doktorunuzun kan testleriyle hormon durumunuzu belirlemesini
sağlayın.
Bu, vücudunuzun hangi hormonlara ne oranda ihtiyacı olduğunu
gösterecektir. Testosteron takviyelerinin en çok kullanıldığı
dönem, 50-60 yaş sonrasıdır.
Testosteronu yerine koyma tedavisiyle eksikliğin ikmali her erkek
için özel olarak düzenlenmeli ve düzenli takip muayeneleriyle
kontrol edilmelidir.
Hormonlar eğer yanlış kullanılırsa sağlık riski oluşturabilir.
Sadece bilgili ve tecrübeli bir doktor sizin ihtiyaçlarınızı doğru
olarak değerlendirebilir ve herhangi bir zarar vermeden eklenecek
hormonların doğru miktarına karar verebilir. Testosteron miktarını
artırmanın en kolay yolu düzenli aktivite yapmak ve kilo
vermektir.
Yağ dokusu, testosteronu östrojene çeviren aromataz enzimini yüksek
seviyede içerir.
Ortalama 5 kilo zayıflamak testosteron seviyenizi belirgin olarak
yükseltecektir.
Deneyimli bir uzmanın desteğini almadan testosteron desteği
kullanmamalısınız. Eğer ihtiyacınız varsa testosteron
desteklerinden de korkmamalısınız.
Hangi yürüyüşle daha çok yağ yakılır?