Kanser büyük bir bela. Sonuçları hâlâ vahim olabilen bir sağlık tehdidi. Tedavide başarı için erken teşhis çok önemli.
Daha mühim olanı ise kanserin önlenmesi. Bunun yolu da yaşam tarzımızı değiştirmek, daha çok hareket edip daha dikkatli beslenmek ve tabii ki uyku sorunlarını, stres problemini çözmekten geçiyor.
Peki sadece bu dört önlem yeterli mi? Değil! Kanserin oluşumunda çevresel faktörler, genetik nedenler ve daha pek çok bilinmeyen var. Bu sebeple her yıl bazı tarama testlerinden düzenli olarak geçmek gerekiyor.
Tarama testlerinin sayısı çok fazla. Bazıları da gereksiz. Mesela tüm vücut MR’ı veya BT taramalarının hiçbir faydası yok. Bunlar tamamen ticari amaçlı uygulamalardır.
O testlerden dördü ise çok ama çok önemli, hatta vazgeçilmez. İşte o dört kanser tarama testi...
Mamografi: Kime, ne zaman, ne sıklıkta?
Mamografik taramalar doğru zamanda, doğru programlarla ve ustaca planlanıp yapıldıklarında meme kanserlerinin erken teşhisi için altın standart olma özelliklerini sürdürüyorlar.
Üzerinde anlaşılmış kesin bir rakam olmasa da genelde hemen her kadının 40’lı yaşlardan sonra belirli aralıklarla mamografi taramalarından geçmesi lazım.
Ama tabii ki bu, hanımların ayda bir kez kendi elleriyle yapacakları meme kontrollerini bırakmaları anlamına gelmiyor.
PSA testi: Prostat taramalarının vazgeçilmezi
Kadınlar için meme kanseri neyse, erkekler için de prostat kanseri odur. ‘Kanser’ sözcüğü geçti mi kadınların da erkeklerin de aklına bu iki kanser gelir.
Prostat kanseri taramasında en yaygın kullanılan test ise PSA incelemesidir. Kuşku varsa başka incelemelerden de istifade edilir ama “PSA taramaları” her zaman önceliklidir.
Prensip olarak 50 yaş üstü her erkeğin yılda bir defa prostat muayenesi yaptırması gerekiyor.
PSA testini bu muayenelerin tamamlayıcısı gibi kullanmak lazım.
Akciğer filmi : Akciğer kanseri hâlâ önemli