Bazı sağlık sorunları nedense “ayıp” diye düşünülüp doktorlardan saklanır. Bunlardan biri de “idrar kaçırma”dır. Herkeste görülebilse de daha ziyade kadınları ilgilendiren bu sorundan şikayetçiyseniz utanıp sıkılmadan, gizleyip saklamadan mutlaka doktorunuzla paylaşmalısınız. Çünkü basit gibi görünen bu sorun bazen birçok hastalığın ilk ve tek işareti olabiliyor. Mesela mı? İşte örnekler...
- İdrar kaçırma, MS (multiple skleroz) hastalığının ilk
belirtilerinden biri olabilir.
- Parkinson ya da diğer nörolojik hastalıkların da idrar tutamama
ve kaçırma gibi sorunlara yol açtığı biliniyor.
- Alzheimer gibi beyin fonksiyonlarında yavaşlamaya neden olan
hastalıklar da idrar kaçırmaya neden olabiliyor.
- Bazen Tip 2 Diyabet (şeker hastalığı) ya da tiroit hastalarının
da yaşayabildikleri bir problem olduğu aklınızda olsun.
- Problemin arkasında yatan psikolojik bir sorun mesela depresyon
da olabilir.
- Prostat ve mesane ameliyatlarından sonra da aynı problem ortaya
çıkabilir.
- Bazen de neden kullandığınız ilaçlardır. Kullandığınız adele
gevşetici, tansiyon ilacı, idrar söktürücü, sakinleştirici,
antidepresan yada alerji ilaçları da idrar kaçırmaya yol
açabiliyor.
- İdrar yollarındaki taş, tümör ve iltihaplar da idrar kaçırma
nedeni olabiliyor.
- Menopoz veya andropoz döneminde de sık rastlanan bir problem.
İYİ BİLGİ
Sistiti önlemek için ne yapmalı?
İdrar torbası iltihabı (sistit) daha ziyade ergenlik ve menopoz
dönemindeki kadınlarda görülen bir sorun.
Mühim bir özelliği de sık sık tekrarlama eğiliminde olması. Peki
korunmak ya da önlem almak mümkün mü?
Kesinlikle evet. Yapabileceklerinizin kısa listesi ise şu...
1- Sık sık sistit problemi yaşayan kadınlara ilk önerim C vitamini
zengini beslenmeleridir. C vitamini açısından zengin kaynaklar olan
sebze ve meyveleri bolca tüketmek ve bedeni ilave C vitamini
takviyesi ile desteklemek (günde 1 gram) akılcı bir stratejidir. C
vitamininin etken maddesi olan askorbik asit, idrarın asidik
özelliğini artırarak mikropları öldürür.
2- İkinci önlem ise bitkisel desteklerden istifade etmektir. Yaban
mersini, kızılcık, üzüm, pancar gibi antosiyanin içeren kırmızı
mucizelerin de mesaneye koliform basillerinin tutunmasını
önlediğini bilmenizde fayda var. Düzenli olarak kızılcık suyu içmek
ya da kızılcık tableti kullanmak da koruyucu önlemlerdir.
3- Genital bölge hijyeni, el, diş ve ağız hijyeni kadar önemlidir.
Günde en az bir, mümkünse iki defa genital bölgenizi PH derecesi
uygun bir ürünle temizleyin. Sakın ama sakın parfümlü deodorantlar
sıkmaya kalkışmayın.
4- Naylon iç çamaşırlarından, daracık jean pantolonlar giymekten
kaçının. İç çamaşırınızı her gün değiştirin ve her zaman pamuklu
külotları tercih edin.
5- İdrarınızı uzun süre tutmayın, çünkü bu mikropların mesane
duvarıyla daha uzun
süre temas etmesi anlamına gelir.
6- Doğru planlanmış bir probiyotik destek çalışması da sistit
ataklarının sıklığını azaltabiliyor.
ÖNEMLİ
Kabızlık deyip geçmeyin
Kabızlık çok yaygın bir problem. Temel nedeni de posa fakiri
besinlere yönelmemiz.
Tencerede pişen sebze ve bakliyatlardan uzaklaşıp pizza- hamburger
muhabbeti veya etkolik olma temayülü arttıkça kabızların sayısı da
artıyor. Ama sorun bazen bir hastalık belirtisi olarak da ortaya
çıkabiliyor. İlk akla gelen örnekler şunlar...
- Kabızlık sinsice ilerleyen bir kalınbağırsak tümörünün ilk ve tek
işareti olabilir.
- Kabızlıktan yakınanlarda hemoroit, makat bölgesinde oluşan yırtık
ve yarıklar çok daha sık görülür.
- İlerleyici kabızlık, tiroit bezi tembelliği ile de ilişkili
olabilir.
- Uzun süre yatmak zorunda kalanlarda ve yatalak hastalarda da
kabızlık sıktır ve tedavisi özel bir tecrübe ve bakım
gerektirir.
NOT ALIN
Gece krampları canınızı
yakıyorsa...
Sık tekrarlayan gece krampları keyifli, kaliteli, derin bir uykunun
sık görülen düşmanlarından biri. Eğer siz de gece kramplarından
yakınıyorsanız aşağıdaki öneriler işinize yarayabilir...
- Kramp oluşan kaslara gece yatmadan evvel sıcak uygulaması yapmayı
deneyin. Bunun için termofor, ıslak sıcak havlu, sıcak su şişeleri
ya da sıcak taşlardan yararlanabilirsiniz.
- Bol su içmeye özen gösterin, asla susuz kalmayın. Özellikle
kalsiyum ve magnezyum miktarı yüksek mineral zengini doğal suları
tüketmeye çalışın.
- Yatmadan önce bacak kaslarınızı gevşetici esneme hareketleri
yapmayı deneyin. Masaj ve ovmanın önleyici gücünden yararlanın.
Özellikle magnezyum yağları ile uygulanan masajları kullanın.
- Akşamları alkol kullanmayı ya tamamen bırakın ya da azaltın.
- Yatmadan 2-3 saat öncesinde ağır bedensel egzersizler yapmaktan
kaçının.
- İdrar söktürücü ilaçlar kullanıyorsanız, muz, portakal, kayısı,
şeftali gibi potasyum ve magnezyum zengini besinlerden oluşan bir
beslenme planı uygulayın.
- Kullandığınız ilaçları da sorgulayın. İçlerinde krampa neden olan
maddeler olup olmadığını araştırın.
- Gece kramplarınız süreklilik kazanmışsa ya da sık tekrarlıyorsa
doktorunuza danışın.
- Ortopedik ayakkabılar kullanmanın da büyük faydasını
görebilirsiniz. Özellikle de düztabanlık sorununuz varsa bir
ortopedist ile işbirliği yapın.
UNUTMAYIN
Pek çoğumuz 90 yaşı göreceğiz
Çok değil, 100 yıl kadar önce insanlar 40-50 yaşına geldiklerinde
kendilerini çok şanslı hissederlerdi. Günümüzde yaşam süresi
erkekler için 74, kadınlar için ise 80’li rakamlara dayandı.
Modern tıp biliminin başarıları bu hızla devam ederse, pek çok
insan 90’larının sonuna kadar iyi ve sağlıklı yaşayabilme imkânına
kavuşacak.
Modern tıptaki akıl uçuran gelişmeler, hijyenik şartların genelde
hemen her ülkede eskiye kıyasla daha iyi hale gelmesi, konforun
artışı, ekonomideki olumlu gelişmeler (ve buna paralel olarak
insanların kendilerine daha iyi bakabilecek imkânlara kavuşması),
eğitimin yaygınlaşması, güvenilir ve kalıcı, koruyucu sağlık
hizmetleri ve buna eklenebilecek daha pek çok faktörün etkisiyle,
ömrümüz biz istesek de istemesek de uzayacak!
Ne var ki ömrümüzün uzayan kısmı çocukluk ya da gençlik çağlarımız
değil, orta yaş ve yaşlılık dönemleri olacak.