Şu kesin: Küresel bir afet yaşıyoruz ve anlaşılan o ki bu ne zaman neticeleneceği meçhul bir afet.
Aşı ve ilaç konusunda olumlu bazı gelişmeler bizi ne kadar umutlandırırsa umutlandırsın, özellikle yaklaşan kış nedeniyle daha dikkatli ve yoğun, eskisinden daha farklı ve ayrıntılı, sosyal yönü daha detaylı yeni bazı pandemi stratejileri oluşturmamız gerekiyor. Bu stratejilerin önemli bir ayağını da çok güçlü bir “psikolojik zırh” oluşturuyor. Ancak o zırh sayesinde ruh sağlığımızı garanti altına alabileceğiz. Peki o zırhı nasıl oluşturacağız? Pandemiye ruhsal bir defans geliştirirken hangi ayrıntılardan faydalanacak, hangi yanlışlardan uzaklaşacağız? Bu sorularının yanıtlarını Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Psikoloji Bölümü’nün hazırladığı bir çalışmada buldum ve sizinle de paylaşmaya karar verdim. Buyurun...
İLK 5
ENDİŞENİZİN DOZUNU ARTTIRMAYIN
1. “Endişe” bize pandemide yaşamda kalmamız için gerekli olan “ruhsal yakıt”ı sağlar. Eğer ölçüsü abartılmazsa, bizi önlem almamız konusunda “motive eder”. Ancak her şey de olduğu gibi burada da doz meselesi önemlidir. Endişe ve kaygının tamamen yok edilmesini değil, kontrollü kalmasını hedefleyelim.