Bir tarafta önünü alamadığımız “obezite salgını”, diğer tarafta tıka basa toksin yüklenmiş bir dünya var. Toksinlerin kimi kimyasal kimi duygusal! İstisnasız hepsinin beden ve ruhlarımızı toksin çöplüğüne dönüştürdüğü ise kesin. Obezite salgınının en yaygın görüldüğü ülkeler, bu ikili toksin kıskacının yoğun olduğu yerler. Peki metabolizmamızın düzenini bozan, hormonal dengemizin canına okuyan, ruhsal yapılanmamızı altüst edip bizi kaygılı, endişeli, depresif yapan bu toksinler olabilir mi? Rahatlıkla “olabilir” diyebiliriz. Obezite sorununun nedenlerini yeniden araştırmak istiyorsak yeni çözümlerden biri de toksinler olabilir. Şunu net olarak biliyoruz: Toksinler doğal arınma sistemlerimizi çalışamaz hale getirebiliyor. Metabolizmamızı bozabiliyor. Hormonal dengemizi etkiliyor. Ruhsal toksinler bizi huzursuz ederek “atıştırma manyağı” yapabiliyor. Kısacası muhtemeldir ki bir “toksik kilo” problemi var ve bizi biraz da toksinler yağlandırıyor. Hangileri mi? Buyurun…
AKLINIZDA OLSUN
SUÇLU TOKSİNLER HANGİLERİ?
- Nişasta bazlı früktoz
- Aşırı glüten yükü
- Ağır metal toksisitesi, mesela cıva!
- Alkol tüketiminin yaygınlaşması