Osman Müftüoğlu Hürriyet Gazetesi

Yaşlılık hâlâ ‘zor zanaat’ mı

“Yaşlılık zor zanaat!” cümlesini önce çocukluğumda rahmetli dedem Süleyman Efendi’den sonraki yıllarda da rahmetli babam Abdullah Efendi’den çok sık ve üzülerek işittim.

04 Temmuz 2024 | 2.996 okunma

Her ikisinin de yaşlılıkla ilişkili kronik bazı hastalıkları/sorunları vardı. Ve bu nedenle bana sorarsanız yakınmalarında hiç de haksız sayılmazlardı. Çünkü o yıllarda yaşlılık demek “baston” demekti. Yine o yıllarda yaşlılık demek “çay bardağı tabanı kadar kalın bir gözlük camı” ile yaşlılığa bağlı görme kaybını telafi etmeye çalışmakla aynı şeydi. O yıllarda yaşlılık aynı zamanda daha az duyup daha zor işitmekle adeta eşdeğerdi.

Belleğin yaşlandıkça beyne yavaş yavaş veda etmesi ise son derece normal bir şeydi. Ve en az unutkanlık kadar, en az eklem ağrıları, en az derin bir yorgunluk hali gibi sorunlar kadar uyku kayıpları, hatta ruhsal çökkünlükler yaşlılığın ayrılmaz yol arkadaşları gibiydi. Özetle benim çocukluğumu yaşadığım 1960’lı 70’li yıllarda 60’lı yaşlara ulaşabilmiş hele hele 70’li yaşları tamamlamayı başarabildiyseniz mutlaka ama mutlaka “DAHA AZ” ve kesinlikle “DAHA EKSİK”tiniz. Peki, ya şimdi? Şimdi nasıl? Yaşlılık hâlâ zor bir zanaat mi? Bence değil.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Yeni gençlik paketleri: Hibrozomlar 10 Nisan 2025 | 285 Okunma Kırışıklık devrimine hazır mıyız 07 Nisan 2025 | 823 Okunma Hormezisi ıskalamayın 05 Nisan 2025 | 278 Okunma Ani ölüm nedir önlenebilir mi 03 Nisan 2025 | 512 Okunma Hayat bayram olsa 29 Mart 2025 | 129 Okunma