■Sosyal medya, internet, televizyon, radyolar ve aklınıza gelebilecek “her an” yayın yapma şansına sahip tüm mecralar karşısında gazetelerin şansı yok zannediliyor uzun zamandır. Bu hatalı algıyı düzeltmek zor ama imkansız değil. Milliyet olarak cumartesi ve pazar sabahı elinize aldığınız gazeteler bunun için güzel bir örnek oldu.■Gazeteler güçlerini markaları ve insan kaynağından alırlar. Milliyet olarak Cuma akşamı İsrail’in Lübnan’a düzenlediği saldırının ardından gözümüzü kulağımızı bölgeye çevirdik. Yazı işlerimizin toplam meslek tecrübesi iki asır, dış haberler servisimizin toplam meslek tecrübesi de yarım asırdan fazla. Sahip olduğumuz tecrübe bize, kriz durumlarında kimlerle konuşmamız, nerelere bakmamız gerektiğini söylüyor.Bölgedeki tüm haber kaynaklarımızı, dinleme ve izleme servislerimizi aynı anda harekete geçirdik. Sonuçta Milliyet’in pazar günü karşınıza çıkan manşeti, dün internet sitelerinin manşetlerinde yer alıyordu. Eğer işinizi doğru yaparsanız “gazetelerin bu çağda şansı yok” inanışının doğru bir inanış olmadığını herkese göstermiş olursunuz.■Söylediklerimi biraz daha açayım: Sayfaya aynı gün çıkan iki farklı Milliyet’in birinci sayfa fotoğraflarını bilerek...