İstanbul’da geçtiğimiz günlerde okul servisinde unutulan Ecrin
skandalının artçı sarsıntıları devam ediyor. Okul idaresi, bu vahim
olayla ilgili sorumluluk almazken bir servis yetkilisinin,
‘Sözleşmemizi zor iptal ettirirsiniz’ dediği iddia edildi. Ecrin’in
serviste unutulması olayının ertesi günü de bu kez servise binmesi
gereken 3 öğrencinin sınıfta unutulduğu ortaya çıktı
Küçük Ecrin’in okul servisinde unutulmasıyla başlayan ihmal ve
yalan zincirine yeni halkalar eklendi. Sınıfta unutulan başka
çocuklar, sorumluluk almayan okul yönetimi, bir okul aile birliği
üyesine “Zor iptal ettirirsiniz bizim sözleşmemizi” diyen servis
yetkilisi ve yetkiyi elinde bulunduran ama konuşmayan okul aile
birliği gibi yeni ayrıntılar ortaya çıktı.
Unutulan
çocuklar
Küçük Ecrin’in ailesi kızlarının serviste unutulması olayını
konuşmak üzere okul yönetimine başvuruda bulunur. Ecrin’in annesi
kızının öğretmeni David Bey’le olaya dair konuşurken, sekretarya
kısmında bekleyen baba bir başka skandala şahit olur.
Öğretmenlerden biri yanında 5 yaşlarında 3 çocukla içeri girer ve
servisle eve gitmeleri gereken o çocukların sınıflarda unutulduğunu
söyler. Bunun üzerine o sırada sekretaryada bulunan Zöhre Hanım
duruma müdahale eder ve servislerin çıkışı durdurulur. Ecrin’in
ailesi Okul Aile Birliği’nde yer alan Luis Gomez ile görüşmeye
giderken, çocukları unutan servis hosteslerinin koşa koşa okula
girdiklerini görür. Bu arada duran ve serviste bekleyen çocuklara
“Kapıda kaza var, o yüzden gidemiyoruz” yalanının söylendiğini
duyarlar.
Servisçiden şok
sözler
Ecrin’in ailesinin okul aile birliğinde yer alan Luis Gomez ile
yaptıkları görüşmedeyse ortaya bambaşka bir tablo çıkar. Ecrin’in
ailesine burada yüz civarında insan çalışıyor, yazık olur şirkete
ve bu insanlara diyen şirket yetkilisi Ufuk Bey’in durumu
sorgulayan Luis Gomez’e “Biraz zor iptal ettirirsiniz bizim
işimizi” dediğini öğrenirler. PL Turizm adına biz böyle bir şey
söylemedik diye verecekleri bir yanıtları varsa, köşem o yanıta da
açık.
Ecrin’in ailesi konuyu görüşmek üzere Tarabya’daki yerleşkeye geçer
ve okulların genel müdürü Cornille Hanım, Beyoğlu okul müdürü Lucas
Hanım ve tercüman Rengin Hanım’la birlikte bir görüşme
gerçekleştirilir.
Görüşmeden çıkan sonuç son derece ilginç zira Ecrin’in serviste
unutulması vakası okul içinde yer almadığından kendilerinin sorumlu
olmadığını söylerler. Daha ilginç olanı, okul yönetiminin servis
şirketiyle ilgili bir tasarruf da bulunma yetkisinin olmadığı
bilgisi.
Pierre Loti Okulu’nda servis şirketini belirleme yetkisi Okul Aile
Birliği Başkanı Özgür Aşık’ta bulunuyormuş, okul yönetiminin
verdiği bilgi bu en azından.
Kendi evladı ölümden dönen bir ailenin yaşadığı paniği ve durumu
anlayabiliyorum. Keşke o görüşmede “okul sınırları” içerisinde
unutulan 3 çocuğun durumu da gündeme gelseymiş. Okul yönetimi
servis hosteslerinin unuttuğu o çocukları bildiriyor mu acaba
yetkiyi elinde bulunduranlara?
‘Kel abi’
anlatıyor
Bu arada bazı veliler de Okul Aile Birliği Başkanı’na telefonla
ulaşmışlar. Birebir konuşmanın ne olduğunu öğrenemedim ama servis
şirketinin çok uzun yıllardır okulun servisini çektiği bilgisi
paylaşılmış. Veliler cephesinde bir sürü yeni önlem alındığı için
durum daha süt liman hale gelmiş bile. Hatta çoğu veli “Aman okula
bir şey olmasın” diye konunun kapatılmasını istiyor.
Ecrin’in ailesi kızlarının hayatını kurtaran ve Ecrin’in “kel abi”
diye tanımladığı iyi yürekli insanla da buluşuyor. Kel abi yolda
yürürken cama vuran Ecrin’i fark ettiğini, küçük kızın terlemiş
olduğunu, nefes alabiliyor musun diye sorduğunu, sorusuna “Güçlükle
alabiliyorum” cevabı aldığını anlatıyor aileye. Sonra evi
aradıklarını, sonra torpido gözünde bulduğu numarayı aradığını,
servis şirketinin yolladığı, taksi plakalı araçtan inen kişiye bir
çocuğu araçta nasıl unutursunuz diye tepki gösterdiğini ama çocuğu
alıp hemen uzaklaştıklarını anlatıyor.