Haberi ilk gördüğümde “İşte kontrolsüz bir kıskançlık örneği
daha” dedim içimden bilmiş bilmiş. Herhalde eşinin Nejat İşler’le
fotoğraf çektirmesini kıskandı ve ardından saldırdı diye teşhisi de
koydum. Meğer durum tam tersiymiş. Oyuncu, yanına gelen kadın
hayranının fotoğraf çektirme talebini reddetmiş, buna sinirlenen
koca da “Vay sen benim karımı nasıl üzersin?” diye İşler’e
saldırıp, hastanelik etmiş.
Sadece Nejat İşler değil, bir sürü ünlü, toplum içerisinde
hayranlarından gelen fotoğraf çektirme talebiyle karşı karşıya
kalıyor. O fotoğraflar da anı olsun diye değil, sosyal medyada
paylaşılsın, eşe dosta hava atılsın diye çektiriliyor. Peki ünlüler
neden “Hayır” diyor birlikte fotoğraf çektirme taleplerine hiç
düşündünüz mü? ‘Muhteşem Yüzyıl’ın ilgi gördüğü dönemde, Halit
Ergenç’in gözümün önünde yaşadığı bir olayı anlatayım size...
Ünlü alışveriş merkezlerinden birinde, çocukların oyun oynadığı
alanda gördüm Ergenç’i. Oğlunun oyunlara katılışını, ilk
sosyalleşme çabalarına, izliyordu yeterli mesafedeki bir
uzaklıktan.
Sağ yanımda da 5-6 tane genç kadın vardı, birbirlerine önce “Gördün
mü?” dediler. Sonra içlerinden biri, elinde telefonu Ergenç’in
yanına gitti, fotoğraf çektirmek istedi, oyuncuysa prensipleri
gereği bu teklifi kabul edemeyeceğini söyledi. Önce biraz ısrar
etti genç hanım, sonra istediği olmadığı için mutsuz bir halde
arkadaşlarının yanına döndü, “Amma burnu büyükmüş” falan diye
salladı, az önce hayran olduğu adama. Diğerleri de telefonlarını
çantalarına koyup, yürüyüp gittiler. Oysa biraz empati duyguları
olsa, orada çekilecek bir kare fotoğrafın, belki 100 belki bin
kareye dönebileceğini düşünebilirlerdi. Biraz daha yargılamadan
baksalar, oğlunu bir bir alışveriş merkezinin oyun alanında belirli
bir mesafeden izleyen babanın dikkatinin dağılmasını kabul
etmeyeceğini fark edebilirlerdi.