Ülker (İnce) anlattı:
Ayşenur Arslan’ın, 22 Ekim 2013 Pazartesi günkü
Halk TV’deki programına TBMM eski Başkanı Hüsamettin
Cindoruk davetliymiş. Cindoruk bir vesile ile ve yaklaşık
olarak “CHP, küstürdüğü eski demokratların (DP, AP, DYP, ANAP
vb. partilere oy verenler) gönlünü almalı, onları kendine
inandırmalı” demiş. Ayşenur Arslan sorusunu (yaklaşık olarak)
yinelemiş: “AKP’den sıtkı sıyrılan eski demokratların aklı mı
yok? CHP’ye oy vermek istiyorlarsa neden CHP’nin yalvarmasını
bekliyorlar? Kendileri gitsinler CHP’ye!”
Ayşenur Arslan’ın çıkışı çok doğru ama haklı
değil. Çünkü DP, AP, DYP, ANAP gibi partilere oy verenlerin tamamı
CHP düşmanı sağcı ve İslamcılardı. Onların gerçek partileri bir AKP
idi. Bu sağ partilere oy veren (Cumhuriyetçi olmayan) sözde
demokratlar, AKP kurulur kurulmaz ona koştular ve eski partilerinin
bir şekilde yaşamasına karşın, ona yamandılar.
***
Durum ve konumu iyi değerlendirmek için
internetteki “Merkez Sağın Trajedisi” ve “Merkez Sağın
Komedisi” başlıklı yazı dizilerimi ve bu bağlamda yazdığım
sayısız yazılarımı okumalısınız. Merkez Sağ ile Ortanın Sağı
sağlıklı ve çağının çağdaşı olmadığı, olamadığı için Türkiye’yi
çıkmaza soktu. Türkiye kendiliğinden çıkmaza girmedi, sağ
tarafından çıkmaza sokuldu.
Formulü hemen yazayım: Çağdaş
demokrasilerde, Merkez Sağ ve Merkezin Sağı, tıpkı Sol gibi,
laiktir, “laik olmak” onun için bir tercih değil
zorunluluktur. Dahası Hıristiyan demokratlar da laiktir. Ve hepsi
devletin rejimine bağlı statüko partileridir.
***
Cumhuriyet’in kurucu partisi CHP sadece
toprak reformu yapamadığı için (belki) eleştirilebilir.
“Belki” diyorum çünkü toprak reformunu zorla yapmaya
kalksaydı, doğunun aşiret kökenli Kürt beyleri ile Türk toprak
ağaları isyan edip Cumhuriyeti yıkmaya kalkışırlardı. Bu nedenle
TBMM’nin her yıl kasım ayında açılışında Gazi Mustafa Kemal
Atatürk, Toprak Reformu Kanunu’nu çıkarmaları için adeta
milletvekillerine yalvarmıştır.
Türk sağının ne olduğunu kökünden ve kısaca
öğrenmek istiyorsanız Yusuf Akçura’nın
“Üç Tarz-ı Siyaset” (Lotus Yayınevi, 92
sayfa) adlı, 1912 yılında yayınlanan küçük kitabını okumalısınız.
Yusuf Akçura, Osmanlı Devleti’ni kurtarmayı amaçlayan, dönemin üç
ana akımından söz eder:
1- Osmanlıcılık (Bir Osmanlı ulusu meydana
getirmek);
2- İslamcılık (İslamcılığa dayanan bir devlet yapısı kurmak);
3- Türkçülük (Irka dayalı bir Türk siyasal ulusçuluğu meydana
getirmek).
***