CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Emre, “CHP, devamlılık ve değişim” alt başlıklı Kökler (Tekin Yayınevi) adlı bir kitap yayımladı. Kitabı CHP’nin çağdaşlaşma projesine katkıda bulunmak amacıyla yazmış. Ancak bazı temel ve evrensel kavramla ilgili yaptığı tanımlar epey sorunlu. Örneğin: Federasyon.
***
“ABD ve Latin Amerika’nın birçok ‘yeni demokrasisi’ başkanlık sisteminin tiranlığa dönüşmemesi için eyaletleri ve yerel idareleri öne çıkarmıştır (...) Dünyada başkanlıkla yönetilen ve federal devlet olmadan demokrasiyi yerleştirebilmiş pek fazla örnek yok. Latin Amerika’da Uruguay gibi küçük ülkeler belki üniter devlet ve başkanlık sistemini bir arada yürüten örnekler olarak düşünülebilir ancak. Türkiye gibi geniş bir coğrafyaya yayılan ve büyük bir nüfusa sahip ülkelere baktığımızda başkanlık ve üniter sistem bir arada olduğunda demokrasi üretmiyor. Üniter sistem içinde başkanlığı demokratik bir biçimde işletebilmek, Türkiye ölçeğinde bir ülke için başarılamamış bir girişim. Bu noktada yanlış anlaşılmak istemem. Türkiye’ye eyalet yönetimlerini öneriyor değilim.” (s.62-63)
***
Bir yazar, ele aldığı konunun tarihsel geçmişini ve bu konuda yayımlanmış kitapları bilmek zorundadır. Federatif devletle demokrasi arasında ilişki kuruyorsa bu devletlerin tarihsel oluşumunu bilmek zorundadır. Hele Prof.Dr. Hüseyin Pazarcı’nın Uluslararası Hukuk (Turhan Kitabevi) ve Prof.Dr. Oktay Uygun’nun Federal Devlet (12 Levha Yayınları) adlı kitaplarını okumadan olmaz. Okuyunca da federal devletle demokrasi arasında, sanki tek özellikmiş gibi ilişki kurmaz. (Uygun, s. 241-251) Hele, “Dünyada başkanlıkla yönetilen ve federal devlet olmadan demokrasiyi yerleştirebilmiş pek fazla örnek yok” diyerek ilişkiyi Başkanlık Sistemi’ne indirgemek de mümkün değil.
***