Yapılması gerekeni zamanında yapacaksın, yazılması gerekeni zamanında yazacaksın. Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nun korunması gerektiğini, İmam-Hatiplerin yarattığı büyük tehlikeyi 1990’lı yıllarda yazmışım ve bu tehlikeyi “İmam-Vali” kavramıyla simgeleştirmişim.(*) Şimdi bu tehlikeyi Hürriyet gazetesine yazmış haber vermişim. Örnek: “Zırvalama Hakkı”, 7.10.2003; “Bir Pedagoji Dersi Daha”, 2.11.2003. Ardından Aydınlık’ta ve sitemde yazmışım. Bu telaşımdan dolayı “Paranoyak” ve “Dinozor” olmakla taltif edilmişim. Uyuyanları eleştirmeye hakkım yok mu, ey Ahmet Necdet Sezer’i yalnız bırakanlar?
***
Sezer’i eleştirmek
(**)
Atatürk’ün
Söylev’ini ancak Çankaya Köşkü’ne çıktıktan sonra
okuduğunu itiraf eden ve “Yahu adamda iş
varmış!” diyen Turgut Özal’ı,
“Benim memurum işini bilir!”
diyerek rüşvet ve hortumculuğu yüreklendiren Turgut Özal’ı anlamaya
çalışmak, ayna güzeli aydınsılara özgü bir niteliktir.
Aynı ayna güzeli aydınsılar, Süleyman
Demirel “İmam-hatip okullarının gayesi, sadece din
adamı yetiştirmek değildir. Dinini bilen Türk
vatandaşı doktor, mühendis, hâkim olsa daha iyi
değil mi? Bugün orta eğitime giden 3 milyona yakın
öğrencimizin 240-250 bini klasik lise eğitimine
ilaveten din eğitimi veren okullara da gidebiliyor. Bu
okulların tümü üniversiteye açıktır. Onu biz yaptık.
Şayet Kuran kursları veya din eğitimi bu kanuna ters
düşüyorsa yanlış olan din eğitimi değildir. Tevhid-i
Tedrisat Kanunu’dur” (***) dediği zaman, 3 Mart
1924 tarihli Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nu okumamışlar ve bu yasanın
Anayasa’nın 174. maddesinde adı anılan devrim yasalarının birincisi
olduğunu “Leyli meccani” Süleyman Demirel’e
hatırlatmamışlardır.
Cumhuriyet’in çıkardığı en önemli yasaların
başında gelen Öğretim Birliği Yasası’na karşı çıkan bir parti
başkanı, bir muhalefet lideri, bir başbakan, bir cumhurbaşkanı!..
Düşünebiliyor musunuz?
***
Aynı ayna güzeli aydınsılar yetim ve öksüz
Cumhuriyet’e sahip çıkma görevini yerine getiren Cumhurbaşkanı
Sezer’i çağın gerisinde kaldığı iddiasıyla eleştiriyorlar; 65
yıldır iktidardan uzak Kemalizmi yerden yere vuruyorlar.
Bir dinci gazeteye göre: “CHP
hariç. Sezer sadece CHP’yi sevindiriyor.
Ondan herkes şikâyetçi.”
Cumhurbaşkanı Sezer’in kamuoyundaki desteği
hızla eriyormuş; Sezer cumhurbaşkanından çok CHP başkanı gibi
davranıyormuş; Sezer’e siyasi partilerden ve sivil toplum
kuruluşlarından tepki yağıyormuş.
***