Zeynep Oral yazdı (Cumhuriyet, 10.01.2019) 2018 yılının ilk 11 ayında 74 gazeteciye toplam 400 yıl hapis cezası verilmiş; 2014-2017 yılları arasında 68 bin 827 kişiye Cumhurbaşkanına hakaretten soruşturma açılmış: 2017 Haziran-2018 Kasım ayı arasında: 30 yayınevi, 116 basın yayın kuruluşu kapatılmış... Çılgınca bir durum, bir dünya rekoru; Guinness Rekorlar Kitabı’na girecek bir acayiplik!
***
Devletin Egemenlik Alametlerine ve
Organlarının Saygınlağına Karşı Suçlar kapsamında “Cumhurbaşkanına
hakaret suçu”:
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu MADDE
299:
(1) Cumhurbaşkanına hakaret eden kişi,
bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılır.
(2) (Değişik: 29/6/2005 – 5377/35 md.)
Suçun alenen işlenmesi hâlinde, verilecek ceza altıda biri oranında
artırılır.
(3) Bu suçtan dolayı kovuşturma
yapılması, Adalet Bakanının iznine bağlıdır.
299. MADDE
GEREKÇESİ
– Cumhurbaşkanının Devleti temsil
etmesi ve Anayasada belirtilen görev ve yetkileri göz önüne
alınarak onun kişiliğine yöneltilen hareketin bir bakıma Devlet
kuvvetleri aleyhine cürümlerden sayılması gerektiği düşüncesinden
hareketle bu madde kaleme alınmış ve Cumhurbaşkanına karşı hakaret
müstakil bir suç hâline getirilmiştir.
Maddenin ikinci fıkrasında,
cumhurbaşkanına hakaretin alenen ya da basın ve yayın yoluyla
işlenmesi, bu suçun bir nitelikli hâli olarak kabul
edilmiştir.
Üçüncü fıkraya göre, bu suçtan
dolayı kovuşturma yapılması, Adalet Bakanının iznini
gerektirmektedir. Hakaret suçlarının niteliği gereği, suçun böylece
bir kovuşturma koşuluna bağlanmasının uygun olacağı
düşünülmüştür.
***
Burada durdum ve “hakaret”in yasal
tanımını bulayım dedim. İnternette Avukat Baran
Doğan Hukuk Bürosu’nu buldum, oradan
aktarıyorum:
[“Hakaret suçu, TCK md. 125-131 arasında
şerefe karşı suçlar başlığı altında düzenlenmiştir. Hakaret suçu
iki farklı şekilde işlenebilir: a-) Belli somut bir durum ve
olgunun isnat edilmesi suretiyle kişinin şeref ve saygınlığının
zedelenmesi, b-) Genel ve soyut nitelikteki söz ve davranışlarla
kişinin değersizleştirilmesi, rencide edilmesi. Hakaret suçu
doğrudan kişinin birey olmaktan kaynaklanan kişilik haklarına
saldırıdır. Hakaret suçu ile sosyal bir kavram olan ‘şeref’ ve
kişinin özsaygısı korunmaktadır.
-Hakaret suçunun oluşmasına neden olan
sözlerin tek tek kanunda sayılması imkânsızdır. Suçun vücut bulması
için kişinin onur, şeref veya saygınlığını rencide edecek somut bir
fiil veya olgu isnat edilmeli veya sövme yoluyla kişinin onur,
şeref veya saygınlığına saldırılmalıdır. Görüldüğü üzere, hakaret
suçunda önemli olan kişiyi rencide eden, toplum içinde
değersizleştiren fiillerin cezalandırılmasıdır.”]
***