Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk yakın dostumdu(r). Sadece büyük ve derin bir din bilgini (teolog) değil, aynı zamanda bir filozoftur. Ülkede Arap dilini gerçekten bilen çok ender insanlarımızdan biridir.
Kendisiyle 2004 yılının mart ayında, evinde Hürriyet gazetesi için bir söyleşi-sohbet yapmıştık. Ceren Hanım (eşeklik edip soyadını not etmemişim) bana eşlik etmiş ve söyleşinin çözümünü yapmıştı. Çözüm tarihi olarak 1.4.2004 olarak görünüyor. Söyleşi uzundu, 24 sayfa, 76 bin 101 vuruş! Sütunumda elbette yayımlanmadı. Söyleşinin çok kısa bir bölümü 2004 yılının nisan ayında yayımlanmış olmalı. Söyleşinin onaylanmış tam metni, kuşkusuz, kendisinin arşivine girmişti. Bu sayede oğlu Mustafa Tahir Öztürk’ün hazırladığı Türkiye’nin Hocası Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk (Yeni Boyut Yayınları) adlı saygı kitabında söyleşimiz de yer aldı.