Bir gün gerekirse tezek yakarız,
Rusya bizden özür dilemeli denirken sonrasında Rusya’dan özür
dilenip İncirlik’in Rus uçaklarına açılmasının tartışılmasına
şaşırıyor musunuz?
Suriyeli göçmenlere senelerce mülteci statüsü dahi verilmedi.
Avrupa, göçmenleri salarız diye tehdit edildi. Şimdiyse milyonlarca
Suriyeliye vatandaşlık verilmesinden bahsediliyor. Şaşırıyor
musunuz?
İsrail’e o kadar vakit kükredikten sonra, ilişkilerin “otoriteden
izin alınarak Gazze’ye yardım” karşılığında iyileşmesine şaşırıyor
musunuz?
Şaşırmayın.
Bu memleketin cumhurbaşkanı, Kolomb’un Küba’da camii gördüğünü,
Amerika’yı Müslümanların keşfettiğini söyledi. Gezi isyanı
zamanında ABD’de Occupy eylemlerinde onlarca kişinin öldürüldüğünü
iddia etti. Dolmabahçe Camii, Kabataş meselesine girmeyelim bile.
Hakikatleri o kadar rahatlıkla eğip bükmeye alışmış bir ahlaki
anlayıştan bir istisna haricinde herhangi bir konuda tutarlılık
beklenmez. O istisna ise kişisel menfaatlar ve ikbaldir.
Türkiye ve mesela Rusya, yönetim şekilleri sebebiyle bu duruma
alışık. Artık gelişmiş Batı demokrasileri de hızla aynı yola
girmekte. Teselli sayılır mı bilmem ama kaba popülizm, fanatiklik
ve antielitizm soslu cehalet kışkırtması her yerde.
Siyasetçilerin demeçlerinin hakikate uygunluğunu araştıran
Politifact’e göre Donald Trump’ın
söylediklerinin yüzde 60’ı açıkça yalan. Bu suçlamaya Trump
taraftarlarının verdiği tepki tanıdık. Demeçlerin doğru olup
olmadığının araştırılmasını “elitizm” olarak
değerlendiriyorlar.
Birleşik Krallık’ta da vaziyet farklı değil. Brexit kampanyasında,
AB’den çıkma yanlılarının birçok konuda açıkça yalan söylediği
defalarca ortaya kondu. Seçim otobüslerinin üzerinde her hafta
AB’ye verilen 350 milyon pound’un sosyal güvenlik sistemine
aktarılacağı yazıldı. Seçimden sonra bunun büyük bir yalan olduğu
ortaya çıktı. Dahası, AB’den çıkalım diyenlerin bunun için
gösterdiği gerekçelerin çoğunun AB politikalarıyla bir ilgisi
yoktu.
Elbette siyasette yalan, yeni bir konu
değil. Bismarck’ın dediği gibi sosisin ve
siyasetin nasıl yapıldığını görmek mide bulandırıcı.
Ancak son zamanlarda giderek “hakikat sonrası demokrasi” diye
adlandırılmaya başlanan bir döneme girildiği ileri sürülüyor.
Brexit sonrası Batı medyasında ardı ardına bu durum hakkında
değerlendirmeler yer alıyor.
Klasik medyanın işlevini yitirmesi, sosyal medyayla birlikle gelen
bilgi enflasyonunun gerçek ve kaliteli içeriğe ulaşmayı engellemesi
sebeplerin başında gösteriliyor.
Türkiye ve Rusya gibi ülkelerde buna bir de iktidarın medyayı ele
geçirmesi ve klasik medyanın da devasa bir manipülasyon aygıtı
olarak çalışması ekleniyor.