Vicdansızların enkazdan çaldığı İbrahim’in telefonu önceki gün babasına teslim edildi. Canlı yayında yaptığım çağrıya kısa sürede yanıt geldi. Yağmacıların sildiği bilgileri geri getirmek için herkes seferber oldu.
Geçtiğimiz hafta yazdığım yazı bir anda Türkiye’nin en çok konuşulan haberi oldu. Adıyaman depreminde 17 yaşındaki oğlunu kaybeden İl Tapu Müdürü dostum Esat Denli’nin rahmetli evladının telefonunu enkazdan bir kepçe operatörü yağmacı çalmış, geri verme karşılığında para istemişti. Sivas polisinin yakalayarak mahkemeye teslim ettiği o vicdansızla ilgili yargı sürecini yakından takip ediyorum.
Sivas polisi İbrahim’in telefonunu baskın yaptıkları evde masanın üzerinde bulmuştu. O telefon önceki gün babası Esat’a ulaştı. O anlarda ben de yanındaydım. Acı dolu duygularla o kargoyu açtı. Eli zor gidiyor, yüzleşmek istemiyordu... Yavaş, yavaş açtı. Telefon sıfırlandığı için şifresi yoktu. Baktı, baktı gözleri doldu...
BİZE HEDİYE ETTİLER!
Vicdansız, şerefsiz kepçe operatörü telefonu 2007 doğumlu oğluna vermişti. Çocuk da kendi kız arkadaşının fotoğraflarıyla doldurmuştu İbrahim’in telefonunu. Babası da oğluna, “Deprem bölgesinde çalıştığımız için bize telefon verdiler” diyerek hediye etmiş! Kalpleri taş olmuş bu aileye ne denebilir bilemedim. İçimden onlara neler, neler söylemek geliyor ama görevim buna izin vermiyor.
O gün Esat Denli ile tv100’de canlı yayına katıldık. Gönülleri yaralayan bu acı olayı konuştuk. Orada bir çağrı yapmış; “Teknik olarak silinen bu bilgileri geri getirebilecek kişilerden yardım istiyoruz” diye seslenmiştim izleyicilere. Sağ olsunlar, devletimizin önemli bir kurumundan yardım geldi. Telefonu onlara teslim ettik.