Yaşadığımız tarifsiz acının üzerinden bir hafta geçti bile. İnsanın uyumaya, üşüyorum demeye utandığı bir hafta. Türkiye’nin bir bütün halinde kenetlendiğini görünce iyi ki bu toprakların evladıyım diyorum…
Kahramanmaraş merkezli 10 ili vuran iki büyük depremin ardından yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Kurtarılanları görünce umutlanıyor, yardımları görünce gururlanıyor ama bölgeden gelen ölüm haberleriyle enkazın altından çıkamıyorum. Bu kadar acıyla nasıl çıkacağımı da bilmiyorum gerçekten.
Bu deprem bize bir kere daha acımasızca gösterdi ki biz depremlere hiç ama hiç hazırlıklı değilmişiz! Ya olursa diye ah vah etmekten başka hiçbir önlem de almamışız.
Deprem bölgesindeki afet eğitimi almış insanların ne kadar önemli olduğunu sanırım iyi anladık. Bu krizi atlatır atlatmaz ben en azından AFAD kursuna yazılacağım. Ve bu kurs bence belli bir yaş grubuna zorunlu hale getirilmeli. Mahalle sorumluları oluşturulmalı. Herkes olası bir depremde ne yapacağını bilmeli. İstanbulluların buna çok ihtiyacı olacak.
SİZE HAKKIMIZI HELAL ETMİYORUZ
Hemen hemen her gün GSM operatörlerinden gelen o anlamsız paket teklifleri, kampanyalar.