Özlem Albayrak Yeni Şafak Gazetesi

Bosna’da.. Güzel bir anıyı hatırlamak gibi..

Bundan yıllar önce, Arakanlı dindaşlarımızı ziyaret etmek üzere bir Myanmar gezisine katılmıştım. Emine Erdoğan'ın düzenlediği, o dönem Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu'nun da...

26 Nisan 2017 | 115 okunma

Bundan yıllar önce, Arakanlı dindaşlarımızı ziyaret etmek üzere bir Myanmar gezisine katılmıştım. Emine Erdoğan'ın düzenlediği, o dönem Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu'nun da eşlik ettiği gezide, Arakan'ı görme izni alınmış ve o köyleri yakılmış, evleri başlarına geçirilmiş insanların içinde bulunduğu korkunç şartlara dünya da bizimle birlikte ilk kez şahit olmuştu.

Gördüklerim karşısında duygulandığım tek yer Arakan değildi ama; başkente saatlerce mesafede bulunan, sapa bir yerde bulunan bir köye yaptığımız ziyarette gördüklerimiz de içimi tuhaf hislerle doldurmuştu. Türkiye, 1. Dünya Savaşı'nda İngilizlere esir düşerek Myanmar'a gönderilen, bir daha da geri gelemeyen Osmanlı askerlerinin bulunduğu şehitliği restore ettirmişti. O ufacık köydeki Türk şehitliğini bulup restore ettirmek ancak tarih şuuruyla mümkün olabilirdi ve ben iktidarda, bu şuurun gerektirdiklerini karşılayan bir ekip olduğu için mutlu olmuş, şehitliğinin restorasyonunda emeği geçen herkese, minnet duymuştum.

Geçtiğimiz hafta sonu Saraybosna, Banja Luka ve Gradisca'da gördüklerim de Arakan'dakinden farklı hissettirmedi. Vakıflar Genel Müdürlüğü, Bosna Hersek'in Gradisca şehrinde bulunan Osmanlı yadigarı Derviş Hanım Medresesi'ni yaklaşık 850 bin liraya restore ettirerek 30 yıl sonra yeniden hizmete açtı. Bunun yanında savaş sırasında temellerine dek yıkılmış, bütünüyle harap olmuş olan Banja Luka'daki Arnavudiye Camii'nin de 10 milyonluk bir bütçeyle restorasyona başlamak üzere temeli atıldı. Bosna'da restorasyonu hala süren Osmanlı eserleri ise, Çayniçe Sinan Bey Camii, Saraybosna Başçarşı Camii, Travnik Alaca Camii gibi yüzlerce yıllık eserler…

Gezide Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem ve Bosna Hersek İslam Birliği Vakıflar İdaresi Müdürü Senaid Zajimovic arasında bir de protokol imzalandı. Buna göre, Vakıflar Genel Müdürlüğü bu yıl içerisinde Tuzla Behram Ağa Camisi'nin, Tesanj Ferhat Bey Camisi'nin ve Fojnica Müderris Şaban Efendi Medresesi'nin de onarımına başlayacak. Bunlar sadece Bosna'dakiler, bir de Makedonya ve Kosova'dakiler var; sözgelimi Manastır Haydar Kadı Camii, Cakova Hadım Süleyman Ağa Camii, restorasyonu devam eden Ohri Ali Paşa Camii, Cakova Molla Yusuf Camii, proje aşamasındaki Üsküp İsabey Camii, Üsküp Yahya Paşa Camii, Manastır Hacı Mahmud Bey Camii gibi…

Vakıflar'ın 2013'ten bu yana Bosna-Hersek, Makedonya ve Kosova dahil Balkanlarda onardığı eserlerin tutarı toplamda 80 milyon liraya ulaşmış. Pek çok kişi Osmanlı eserlerinin restorasyon işlerinin sadece TİKA tarafından yapıldığını zanneder. Oysa, Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün aslına uygun şekilde yeniden onarım yetkisi var, ama onarılacak eserin vakıf olması şart. Sadece yurtiçi ve yurtdışı restorasyon da değil, Vakıflar, öğrencilere burs veriyor, yoksullara kuru gıda 

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Keşke bir ömrü daha adasam bu yola” 04 Eylül 2019 | 281 Okunma “Başörtüsünü kitlelere yaymak için Rabbim’e dua ettim” 30 Ağustos 2019 | 2.597 Okunma Emine Bulut cinayetinin gösterdiği 28 Ağustos 2019 | 2.274 Okunma Yanan ormanlarımız 23 Ağustos 2019 | 169 Okunma Gençlerin göçü 16 Ağustos 2019 | 489 Okunma