Özlem Albayrak Yeni Şafak Gazetesi

Halep

Neredeyse son bir aydır havadan ve karadan bombardımana uğrayan Halep şehri, taş üstünde taş kalmamış sokaklarıyla, yıkılmış binaların altından çıkarılan cansız bedenleriyle, ölmeyip...

07 Aralık 2016 | 208 okunma

Neredeyse son bir aydır havadan ve karadan bombardımana uğrayan Halep şehri, taş üstünde taş kalmamış sokaklarıyla, yıkılmış binaların altından çıkarılan cansız bedenleriyle, ölmeyip de hayatta kalanların açlıkla kıtlıkla katmerlenen çaresizliğiyle, dünyanın Christmas için ışıklandırılmış, süslenmiş yüzüne bakıyor.
O insanların, o şehrin, o ülkenin derdini de, görünen o ki yine sadece Türkiye ve Türkiye halkı çekiyor.
Evet, biz çekiyoruz. O bölgeyi kan deryasına dönüştürenler; eylemsizlik politikasıyla Suriye'yi kaosun, öngörülemezliğin içine atanlar, korkunç katliamların açık hedefi haline getirenler değil; biz, yani vicdan sahipleri, haksızlığa uğramış bir kişinin ahının arşı alayı titreteceğine inananlar çekiyor. Halep'in kara kaşlı, kara gözlü çocukları beyaz kefenler içinde ajanslara düştükçe, biz kahroluyoruz. Çaresizlikten boğazımıza yumru oturuyor.
Şahsen, yapılan bombardıman sonucunda Halep düşerse, bölgede stratejik olarak kimin kârlı çıkacağıyla, Esed-Rusya ikilisinin mi, yoksa koalisyon güçlerinin mi kazanmış sayılacağıyla ilgilenmiyorum. PKK'ya bölgede alan açılıp açılmayacağı, Trump liderliğindeki ABD'nin Halep ve Suriye konusunda bundan böyle ne yapacağı da –doğrusu- zerrece umurumda değil. Bu durumdan İran'ın elde edebileceği faydalar ve bu faydaların bölgeye getireceği tamiri zor zararlar da tali ve anlamsız geliyor, ivedilikle önüne geçilmesi gereken ölümler karşısında…
Umurumda olan tek şey yani, gözlerimizin önünde kadim bir medeniyetin, derin bir tarihin, daha da önemlisi insanlığın yokolduğu gerçeği. Bu durumun önüne geçmek için kudreti olanlar Christmas hazırlıklarıyla uğraşarak elbirliğiyle varettikleri cesede kesmiş şehire, hatta ülkeye sırtlarını dönerken, bizim gibiler yani Halep'e kıyılmasının önüne geçmek için yapabilecekleri kısıtlı olanlar da dua edebiliyor ve farkındalık oluşturmak için ses çıkarabiliyor sadece…

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Keşke bir ömrü daha adasam bu yola” 04 Eylül 2019 | 281 Okunma “Başörtüsünü kitlelere yaymak için Rabbim’e dua ettim” 30 Ağustos 2019 | 2.597 Okunma Emine Bulut cinayetinin gösterdiği 28 Ağustos 2019 | 2.274 Okunma Yanan ormanlarımız 23 Ağustos 2019 | 169 Okunma Gençlerin göçü 16 Ağustos 2019 | 489 Okunma