Özlem Albayrak Yeni Şafak Gazetesi

Yapay zeka, insanı sollar mı?

Bundan yıllar önce, teknolojinin hayatlarımıza etkisiyle ilgili yapılan analizleri, internetin sosyal hayatımızı nasıl değiştireceği öngörülerini, 2000’li yılların başlarında çoğu...

18 Ocak 2019 | 256 okunma

Bundan yıllar önce, teknolojinin hayatlarımıza etkisiyle ilgili yapılan analizleri, internetin sosyal hayatımızı nasıl değiştireceği öngörülerini, 2000’li yılların başlarında çoğu kişi pek de önemsemezdi. En fazla ne olabilirdi ki? İnternet çıktı diye insanın tarihin başından bu yana sürdürdüğü ilişki biçimi en fazla ne kadar değişebilirdi ki?

Değişti, hem de oldukça dramatik biçimde. İnternet sayesinde yeni ilişki modelleri ve toplulukları oluştu. Aynı internet, bireylerin toplumla ve gerçek dünya ile ilişkisini bozdu, bireyleri izole etti. Artık, gerçekte birbirini hiç tanımayan insanlar internet üzerinden örgütlenerek yine gerçekte tanımadıkları başka insanları kolayca linç edebiliyor, ya da tam aksine bir hastaya yardım için iyilik hareketi başlatabiliyorlar.

Bununla sınırlı değil, internet üretim ilişkilerini de değiştirdi. Ekonomik faaliyetlerin pek çoğu artık internet üzerinden hallediliyor, alışveriş, ödemeler internet üzerinden yapılıyor. E-devlet, e-ticaret gibi çeşitli işler internetten kotarılıyor. Dahası, -iyimserlere göre-internetin sağladığı zeminle dünyada demokrasi de gelişiyor. Zira internet bir yandan küresel, öte yandan yerel olan yapısıyla kullanıcıların istedikleri kişilerle iletişim kurmasına ve geleneksel hiyerarşik yapıların dışına çıkmasına olanak sağlıyor. Böylelikle de merkezsiz ve hiyerarşik olmayan bir iletişim modeli, toplumun büyük ve sessiz kesimi için ulaşılabilir oluyor. Keza milenyumun başından bu yana ortaya çıkan ve bir kısmı hükümet deviren sokak hareketlerinin örgütlenmesi de sosyal ağlar nedeniyle söz konusu olabildi ve görünen o ki bundan sonra da olmaya devam edecek.

Özetle, bir zamanlar belki de böylesi devasa bir dönüşüme yol açacağı bilinemeyen bir teknolojik gelişmenin iyi ve kötü sonuçlarıyla bugün yüzleşiyoruz. Peki, bugünlerde yavaş yavaş hayatlarımıza girmiş bulunan, gazete sayfalarında, köşe yazılarında, TV haberlerinde karşımıza çıkan; dizi ve filmlerde, kitaplarda etik tartışmaları çoktan yapılmış bulunan yapay zeka hayatlarımızı nasıl dönüştürecek? İşte bunu bilemiyoruz.

Yapay zekadaki temel amaç insan gibi düşünen bir makine üretmek. Sözgelimi çoğumuzun sıklıkla kullandığı dil çevirisi mekanizması aslında bir yapay zeka örneği. Siri gibi belirli komutlarla çalışan uygulamalar da öyle. Bunun dışında, insan gibi yürüyen ve konuşan robotlarla da -şimdilik sadece ekranlarda, sayfalarda- karşılaştık, karşılaşıyoruz.

Öyle ki, 2014 yılında bir robot Turing testini geçerek, karşısındaki insana kendisinin bir insan olduğunu düşündürten ilk robot oldu. Günümüzde ABD’de, 250 bin robot insanların yaptığı işleri yapabiliyor, Oxford’da yapılan bir araştırmaya göre, gelecek 20 yıl içinde varolan işlerin yüzde 35’inde insanlar yerlerini robotlara bırakacaklar. Dolayısıyla sözünü ettiğimiz durum uzak bir gelecek değil, bu yazıyı okuyan herkesin görebileceği kadar yakın bir gelecekte. Yine de bu konuda kafalarımız çok karışık.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
“Keşke bir ömrü daha adasam bu yola” 04 Eylül 2019 | 281 Okunma “Başörtüsünü kitlelere yaymak için Rabbim’e dua ettim” 30 Ağustos 2019 | 2.597 Okunma Emine Bulut cinayetinin gösterdiği 28 Ağustos 2019 | 2.274 Okunma Yanan ormanlarımız 23 Ağustos 2019 | 169 Okunma Gençlerin göçü 16 Ağustos 2019 | 486 Okunma