Türkiye dışarda ve içerde “soykırım” suçlamalarına maruz kalırken aslında bu kavramla dünyada en çok yüzleşmiş olanlar Türk toplulukları…
Sürgünler, toplu katliamlar, soykırımlar Türk dilinin konuşulduğu topraklarda yaşanmış gerçeklikler!
Ne hazindir ki ülkeyi yönetme iddiasında olan ya da bugün Meclis çatısı altında bulunup Ermeni Diasporasının tezlerine ortak olanlar Türklüğün yaşadığı acıları görmezler, görmek istemezler!
Bu acı ve kıyımların yakın tarihte yaşandığı Türk coğrafyalarından biri de Karabağ’dır.
Birkaç gün önce geldiğim Bakü’de öncelikle Güney Kafkasya’nın huzur ve barışı için neler yapılabilir sorusuna cevap aradık. Benim dışımda Azerbaycan, Rusya, Kazakistan, Gürcistan’dan da uzmanlar vardı. Çetin bir müzakere oldu. Ben de Türkiye-Ermenistan normalleşme süreci hakkında bir sunum yaptım.
Karabağ’da hala işgal altında olan kimi yerlerin durumu ve nihai anlaşmaya giden süreç burada endişelerle örülü. Ve Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme konusunda Türkiye'de Azerbaycan’a göre daha iyimser bir hava olduğunu söylemeliyim. Onlar bu sürece çok temkinli ve acele etmeden yaklaşılması gerektiğini düşünüyorlar. Azerbaycan’da uluslararası ilişkiler uzmanı Yegane Hacıyeva konuşmamdan sonra “Bu sürecin kolay olmayacağını ve bazı bölgesel aktörlerin bu süreci istemeyeceğini” vurgulaması İran ve Rusya’ya bir göndermeydi