31 Mart 2019 gecesinde aylardır üzerinde biteviye konuşulan mahallî seçim sonuçları belli olacak. Sonuçlar belli olduktan sonra da gelen rakamlar üzerine yorumlar yapılacak.
Sonuçların ilanı ve yorumların devamını takip eden sabah 1 Nisan’dır. 1 Nisanlar, az olmayan bir zamandır bizde de ithal zevklerin yaşandığı gündür. “Aklımda!”, “Sobe!!!” cinsinden bir şey. Ne var ki bunlar bu topraklara mahsus çocuk oyunlarıdır.
Aslı yabancı da olsa bu sene 1 Nisan, bazı partiler için bir neşe sebebi olmayacağa benziyor. Neşe bir yana 1 Nisan onlar için kâbusa dönecektir. Bunu bilmek, -haşa- gaibden haber vermek değil, göz önünde olanı okumaktır. Siyasi manzaraya şöyle bir bakalım:
Cumhurbaşkanlığı sisteminin bir nev’i icbarı üzerine partiler, iki kümede toplanmış bulunuyor. Evvela AK Parti ve MHP ittifak etmişlerdi. Onlar, ittifak ederken beri yanda olan muhalefet partileri kazan kaldırdılar. Yapılanı “koalisyon” olarak görüyor ve düne kadar koalisyona karşı çıkanların bugün ittifak adı altında pekâlâ koalisyon yaptıklarını çığlık çığlığa kötülüyorlardı. Oysa yapılan, koalisyon değil, bir dayanışma ve iş birliğiydi. Nitekim bir süre sonra o kadar tezviratı bir kenara bırakarak onlar da ittifaka gittiler.
İki küme böylece ortaya çıkmış oldu. Ancak kümelerden biri berrak, diğeri muğlaktı. Berrak olanlar AK Parti ve MHP idi. Şeffaf ve millete ve tarihe hesap verebilir yapıdaydı.
Diğer taraf, hakikaten muğlaktı. Bir kere CHP ile İYİ Parti kolayca bir masa etrafında toplanamadılar. İkincisi bu ittifakın içinde HDP de olduğu hâlde onu hep saklı tuttular. Hâlbuki bu parti, yol arkadaşlarının güçlü olduğu yerlerde aday çıkartmayacağını açıklayarak Millet İttifakı’na destek veriyordu ve vermekte.