15 Temmuz 2016'da FETÖ'cü silahlı örgüt, gasbettiği uçaklar,
helikopterler, tanklar ve silahlarla bu millete, onun meclisine,
istiklâline ve istikbâline insafsızca, vicdansızca saldırdı. Ancak;
dikkat etmeli ki saldırıya uğrayan, sadece vatanımız, istiklâlimiz
ve istikbâlimiz değildir.
Asıl saldırı bu milletin dinine, İslamiyet’e yapıldı. Bu gerçeği
asla ıskalamamalı. FETÖ örgütünün amentüsü, bu milletin amentüsü
değildir. "Dinler arası diyalog" dediler. Hâlbuki Kur'ân-ı kerîm
"Allah indinde din, İslâm’dır" diye açık ve net bir şekilde haber
vermektedir. Önceki dinler, yürürlükten kalkmıştır. Olmayan "din"le
diyalog kurulması mümkün değildir. Bu örgüte göre gayrimüslimler de
cennete gidecektir. Bu, âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfleri
yalanlamak ve Sevgili Peygamberimizin -aleyhisselam- verdiği
mücadeleyi anlamsız bulmak demektir. Hareketin başındaki kişi mehdi
sayılmaktadır, tarihte de sahte mehdiler olmuştur. Fetullah Gülen,
güya doğrudan Allahü teâlâ ile konuşmaktadır. Önceleri
Peygamberimizle konuştuğu söylenirken sonra daha da ileri
gitmiştir. Esasında kendini peygamber olarak göstermektedir. Bu
iddiası, konuşmalarının satır aralarından anlaşılıyor. Bir kimse
ister Allah'la konuştuğunu söylesin, isterse Peygamber olduğunu
iddia etsin bunu diyen ânında dinden çıkar.