Türkiye muhalefetinin "Suriye’de
ne işimiz var?’’, "Irak’ta ne işimiz var?’’, "Libya’da ne işimiz
var?’’, "Somali’de ne işimiz var?’’ "Karabağ’da ne işimiz var?’’,
"Afganistan’da ne işimiz var?..’’ sözlerini yadırgıyoruz. Tarih;
gelecek nesiller, bu özürlü hükmün hesabını sorar. Muhalefet, bu
sözleri hırsa kapılmış olarak telaffuz etti ve ilk fırsatta yine
telaffuz eder.
Bu beyanlarda sağduyu hâkim
değildir.
Aynı Türkiye muhalefeti, ABD’nin,
Rusya’nın, Çin’in, İngiltere’nin ve irili-ufaklı Avrupa
devletlerinin birlikte veya münferiden Afrika’da, Kızıldeniz’de,
Kuzey Afrika’da, Doğu Akdeniz’de, Kıbrıs’ta Balkanlar’da, Kırım’da,
Kafkaslar’da, Suriye, Irak ve Afganistan’da ne işi olduğunu ise
soramadı.
Sormadı.
Sormayı düşünmedi.
Hatta; sayılan yerlerde olmayı,
onlar için bir hak gibi gördü.