Afganistan, 1979’daki SSCB ve
2001’deki ABD işgallerinden dolayı son 40 yıldır gündemden hiç
düşmedi. Bugün ağırlığı artmış şekilde bir kere daha dünya
gündemindedir.
Afgan kelimesinin aslı
Efgan’dır; ıstırap ve acısından dolayı bağırıp-çağırarak figan
etmek, ağlamak demektir. Afganistan, figan edenler memleketi. Bu
toprakların, tarihteki 16 devletimizden biri olan Gazneliler’den
sonra rahat yüzü görmediği anlaşılıyor. Öteden beri kuvvet
sahiplerinin kapıştığı kavşak olmuş. 19. Asırda İngilizler, Babür
Devletini yıkarak müstemlekesi yaptığı Hindistan’ı himaye
maksadıyla Afganistan üzerinden Çarlık Rusya’sına karşı bir set
oluşturmak istediyse de kaybetti. SSCB de Afgan geçidinden
okyanuslara açılmak için dehşet verici Kızılordu’suyla Afganistan’a
saldırdıysa da yıkılan Afganistan değil Kızıl İmparatorluk
oldu.
Afganlar, "Sovyetler Birliği"
etiketli Ruslara karşı canlarını dişlerine takmış olarak şanlı bir
direniş veriyorlardı. Ancak komşu Pakistan da tehlike altındaydı.
Pakistan Cumhurbaşkanı Ziya’ül Hak, SSCB’nin Belucistan’ı da işgal
etmesinden kaygılandığı için...