Adı ister "Cumhurbaşkanlığı" isterse "Başkanlık" olsun. O yüksek makamlar, böyle zamanlar içindir. Cumhurbaşkanı, reis-i cumhur, cumhurun; milletin başıdır.
Ümitlerin zorlandığı, ülkeye zalim ihtirasların musallat olduğu, birbirine yakın durması gerekenler arasında köprülerin kurulamadığı, içerden nifak, dışardan taarruzların yaşandığı günlerde esasen anayasaya göre icranın da başı olmak itibariyle Cumhurbaşkanı'nın devreye girmesi, bir masa etrafına gelmesi gerekenleri toplaması, ortak aklı damıtması, millete ümit, azim ve mânevî kuvvet kaynağı olması icap eder.
Meyveli ağaç taşlanır. Ulu ağacımız taşlanmakta ve silkelenmek istenmekte... Bu defa da kalkınmanın, büyümenin, dünya ile yarışa girmenin, bize yazılan senaryonun dışına çıkmanın, tarihimizi, coğrafyamızı; zamanımızı ve mekânımızı hatırlamanın ve hatırlatmanın büyük devlet olmaya, Büyük Türkiye olmaya niyetlenmenin bedelini ödemekteyiz...
Terör, türlü adlarla saldırılarına devam etmekte. Her gün şehitler vermekteyiz. Fakat teröre, bölücü fikirlere kapılıp ölenler de bu memleketin ziyanı.