CHP, 31 Mart için, 1.319
belediye başkan adayı gösterecekken henüz bu sayının yarısı bile
olmayan 628 aday açıklamış bulunuyor.
Oysa mevzuat gereği aday
isimleri, 19 Şubat’ta kesinleşmiş olacaktır. Uyulması mecburi
süreye bir aydan az bir zaman kaldığı hâlde aday tespit ve ilan
süresi uzadı diye ana muhalefet partisinde hoşnutsuzluklar
yaşanmaktadır.
Bu hoşnutsuzluğu en sert şekilde
Mustafa Sarıgül, kamuoyu ile paylaştı. Sn. Sarıgül, uzun yıllar
Şişli Belediye Başkanlığı yapmış bir isimdir. Bu dönem bir kere
daha CHP’den Şişli adayı olma arzusunu gösterdi. Ancak malum
gecikme sebebiyle adaylığı bir türlü netlik kazanmadı. O da bunun
üzerine tepkili olduğunu bilhassa dile getirerek partisinden istifa
ettiğini açıkladı.
Denildiğine göre genel merkez,
Sarıgül’e Şişli’yi vermekten yana değilmiş. Kâğıthane, Eyüpsultan,
Fatih kazalarından birini seçmesi teklif edilmiş, hissettirilmiş ve
teklif edilecekmiş. Tabii tecrübeli bir politikacı olan Mustafa
Sarıgül’ün bu tavrı, harcanma olarak görmemesi mümkün değil. İsmi
ya açıklanmayacak veya seçilemeyeceği bir yere konacakken o da
kalkıp bekleneni yaparak istifa etti. Ancak Sn. Sarıgül, istifa
ederken Şişli’den seçime dâhil olacağını da açıkladı. Açıkça
görülmekte ki daha evvel de birkaç kere kullandığı yoldan giderek
DSP’den seçime girerek belediye meclis üyeliklerinden de kazanmak
istemektedir?
Peki; bunun sandığa aksi ne
olur?
Eğer; genel merkez, Sarıgül’ü
aday garantisi vererek istifadan caydırmazsa CHP oyları veya diğer
bir söyleyişle Millet İttifakı, Şişli’de bölünecektir. Bu bölünme
de AK Parti yani Cumhur İttifakı’na yarar. Karşı yakadaki bölünme,
çok yüksek ihtimalle AK Parti’yi işbaşına getirir.
CHP’deki sancı, sadece Şişli’de
değil. Her ne kadar biz “İzmir, bu defa sürpriz yapabilir” desek de
neredeyse herkes, CHP için kesin gördüğü hâlde Ege’nin incisi de
bir belirsizliğe sürüklendi. Burada tam da yeni aday açıklanacakken
mevcut başkan Aziz Kocaoğlu, Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile
görüşerek “Beni de değerlendirin!” dedi. 2004’ten beri bu makamda
olan Sn. Kocaoğlu, birkaç ay evvel artık aday olmayacağını ilan
etmiş olduğu için böyle diyordu.
Aziz Kocaoğlu, Kemal
Kılıçdaroğlu karşısında Muharrem İnce’ye yakın isimdir. Sn.
Kılıçdaroğlu, Sn. Kocaoğlu’nu yeniden aday yaparak hem İzmir’de
istemediği kimselerin yolunu kesmek ve hem de Sn. İnce’nin etrafını
boşaltma taktiğini güder mi?