Hükûmetin son zamanlarda hayata geçirdiği hamlelerden en kıymetlisi öğretmenlere dair olanlardır diye düşünüyoruz.
İçinde bulunduğumuz yıl içinde "Öğretmenlik Meslek Kanunu" çıkarılacak. Milyonlarca öğreticinin daha evvel bir kanunları yok muydu? Olsa bile yeterli değildi, tatmin etmiyordu. Bu sahada eğitim fakültesi-edebiyat fakültesi, sözleşmeli, ders ücretli öğretmen gibi ayırım, zorluk ve sıkıntılar var. Çıkarılacak kanundan ümitliyiz. Tahmin ediyoruz ki bu kanun öğretmenlerin meslekî ve şahsî mes’elelerine köklü çözümler üretecektir. Öyle de olmalıdır.
Daha haberin duyulduğu ânda bu meslek mensuplarının "Öğretmen", "Uzman Öğretmen" ve "Başöğretmen" şeklinde üç ayrı kısma ayrılacakları açıklandı. Bu açıklamalar olurken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, akademisyenlere "N’olursunuz; gelin orta öğretim okullarımızda müdürlük yapın!" diye dil dökmüştü.
Bu çağrı, fevkalâde isabetli fakat iç burkucudur:
Ülkenin Cumhurbaşkanı, bu ülkenin imkânlarıyla unvan sahibi olmuş akademisyenlere...