Türklerin “Kanuni”, Haçlı Avrupa’nın hayranlığını ifade etme adına “Muhteşem Süleyman” dediği Kanuni Sultan Süleyman Han, Türklerin Hakanı, Müslümanların Halifesi, gayrı Müslim teb’anın adil hükümdarıdır.
Seferde, harp hâlindeyken vefat etmiş olmasından dolayı şehiddir.
Öyle bir hükümdardır ki yarım asra yakın süren Padişahlığında millete zafer üstüne zaferler kazandırmış; devlet, hiç görülmedik şekilde zirveyi yakalamış, vatan topraklarımız 23 milyon 400 bin km2 gibi uçsuz-bucaksız bir çapa ulaşmıştır.
Güneşin en parlak anı, tam tepede olduğu vakittir. Devlet-i âli Osman, göz kamaştırıcı ihtişamına Kanuni zamanında kavuşmuş, bu dönemde tam tepe noktaya çıkılmıştır.
Yavuz Sultan Selim gibi deha çapındaki bir hükümdarın aynı vasıflarla mücehhez hayrlı bir evladıdır. Babasının dedesi Fatih, Balkanların, babası Yavuz, Arap coğrafyasıyla Kuzey Afrika’nın, Kanuni Sultan Süleyman ise Rodos-Cezayir ve etrafıyla Orta Avrupa üçgeninin fatihidir. Akdeniz’in Türk Gölü olması bu devirdedir.