Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Diyanet İşleri
Başkanlığı'nın da Paralel Örgütle mücadele etmesi gerektiğine dair
çok doğru ve muhtevalı bir tesbit yaptı...
Mevzuun uzağında olanlar, bunu yadırgayabilir. Onlar, Diyanet'in
emniyet, istihbarat veya yargı kuvveti olmadığını, bunların zaten
üstlerine düşeni yaptıklarını söyleyebilirler.
Mücadele o tarafıyla devam etmektedir, devam da edecektir. Ancak;
hâdise, sadece devleti içten ele geçirme, devlet erkânını dinleme,
yargı, emniyet ve eğitim kadrolarını tek tipleştirme, istihbaratı
çökertme çabasından ibaret değildir.
Çok vahim bir husus daha var. Bu husus da dinler arası diyalog
sapkınlığıyla kendini ifade etmektedir. Diğer semavi dinler,
İslâmiyetin gelmesiyle devrini tamamlamıştır. Kur'an-ı kerim,
"Allah indinde din, İslâmdır!" âyet-i kerimesiyle tartışmasız
hükmünü koymuştur. Hal böyle iken sanki ortada eşit dinler varmış
gibi dinler arası diyalog faaliyeti başlatılıp yürütülmüş ve İslami
itikad noktasından hükümsüz olan o dinlerle onların papa ve
papazlarına tazim gösterilmiştir.