28 Şubat darbe şımarıklığının faili 14 general, Ankara 5. Ağ. Ceza Mahkemesinin 13.04. 2018 tarihli hükmüyle müebbet hapis cezasına çarptırıldılar. Karar kesinleşti. Bir dönemin eli değnekli isimlerinin rütbeleri söküldü. Generallik unvan, maaş ve imkânları kendilerinden alındı…
Bir evvelki darbenin failleri, 12 Eylül generalleri ise Ankara 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 18 Haziran 2014 tarihli kararıyla suçlu bulunarak ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkûm edilmişlerdi. İsnad edilen suçlar, Hükûmete muhtıra vermek, Anayasa ve TBMM’yi ortadan kaldırmaya teşebbüs etmekti. Dâvâ bittiğinde mahkûmlardan Ahmet Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya hayattaydı. Rütbeleri söküldü. Unvan, maaş ve imkânları ellerinden alındı. Mağdurlara, mahkûmlar aleyhine tazminat dâvâsı açma hakkı doğdu…
Yakın tarihteki darbe, muhtıra ve darbe teşebbüslerinin maymuncuk anahtarı 27 Mayıs’tır. Kötü zihniyetlilere, "devlet benim!" had bilmezlere üzengi taşı olmuştur. 27 Mayıs ayıbının başındaki General Cemal Gürsel, hiçbir müeyyide, ceza yaşamadan, hatta herhangi bir çatık kaş dahi görmeden 1966 yılında uzun bir hastalık sonunda eceliyle ölmüştü…
Günümüze gelince:
TBMM, 2020’de Yassıada Kararlarını hükümsüz saydı. Yargılamalar, verilen cezalar, kararlar, artık keenlemyekündü; "yok" addedilmişti. TBMM’nin bu tarihî irade beyanı, 1 Temmuz 2020 Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Her biri ciltler dolusu hacimdeki bu bahislerden çıkartılacak çok önemli, göz ardı edilmemesi gereken sonuç ise şöyledir:
1960-2000 arasındaki darbelerde sahte kurtarıcılar, kartondan kahramanlar, kendi aralarından iki Cumhurbaşkanı çıkarmışlardır. İlki 27 Mayıs’la Cemal Gürsel, ikincisi de 12 Eylül’le Kenan Evren. Bunlar önce MBK-Millî Birlik Komitesi Başkanı olmuşlar sonra da yazdırdıkları anayasaya ile Cumhurbaşkanlığı makamına oturmuşlardır.