Çok açık ve net bir şekilde ifade edelim ki:
İthal hukukla
hakkaniyet,
adalet
ve
hukukun üstünlüğü sağlanamaz…
Maksada mâtuf, arzu edilen anayasa da inşâ edilemez. Eğer; yürürlükte olan hukuk hakîkaten hukuksa zâten üstündür; ayrıca payandaya ihtiyaç duymaz. Hukuk değilse; onunla hakkaniyet ve adalet tesis edilemez. Gerçek bu iken hukukun üstünlüğü sözü, sloganlaşarak telaffuz edilmekte. O zaman her slogan gibi bu cümle de boşa harcanmış nefes olmakta. İdeolojiler, beylik laflar, nabza şerbet ifadeler, fikrin kendi etrafında dönmesi, mesafe kazanamamasıdır.
Bu ülkede daha birçok değer gibi bin yıllık; 10 asırlık hukuk birikimimiz de çöpe atılıp, yerine bir gece ve birkaç gündüzde değişik Avrupa ülkelerinden tercümesi bile bozuk yapılmış derleme bir hukuk sistemi ikame edildi. O ülkeler, yâni hukuku hayranlıkla iktibas edilen o devletler, öncekilerde ve dünya harbinde hasmımız olan Düvel-i Muazzama diğer adıyla 7 Düveldi. Katile hayranlık duyulurcasına birinden idare hukuku, birinden ceza hukuku, birinden ticaret hukuku birinden aile ve borçlar...